Creatures of the Night ◈ the Marauders

2.1 | ilk öpücük ve ilk kavga

"Potter," dedi Lily orman yeşili gözlerini James'ten ayırmadan. "benimle dans eder misin?"

Remus, partiye davet olayını kaçırdığı için kendisiyle dalga geçen Sirius ile bunu kaçırdığı için fena şekilde dalga geçecekti.

Herkes, James'in evet demesini beklercesine ilgiyle baktı ikiliye.

James ise, rahat bir tavırla ellerini saçlarından geçirdi ve gülümsedi. "Davetin için teşekkür ederim, Evans. Ancak şu an pek dans havamda değilim."

Lily kaşlarını kaldırıp James'e uzun uzun baktı. "Bu hayır demek oluyor galiba." dedi ciddi bir ses tonuyla.

"Kibarca, öyle." dedi James gülümseyerek.

"Pekala Potter," dedi Lily bir adım geri gelerek. Diğerlerine kısa bir bakış attı. "Sana iyi eğlenmeler."

Arkasını dönüp gitti.

James, Lily'nin gidişini izlerken sol kolunda derin bir acı hissetmesiyle ciyakladı. "Ne yapıyorsun sen?!" dedi onu cimcikleyen Maureen'e.

"Asıl sen ne yapıyorsun, Jam?" dedi Maureen sesli bir şekilde. Ardından sesini alçalttı. "Neden reddettin?"

"Evet, böyle konuşmamış mıydık?" dedi James kolunu ovuşturmaya devam ederken.

"Sana tam olarak şöyle demiştim James, Lily'nin senin onun peşinden koşman gibi onun da senin peşinden koşmanı sağlayacaktık. Sana Lily gibi davranıp onu reddet demedim." Sonra avuç içiyle alnına vurdu. "Ben kime laf anlatıyorum ki?"

"Şey, ben yanlış anladım galiba." dedi James dudaklarını büzerek.

"Burada bir iş çeviriyorsunuz ve ben hiçbir şey anlamadım." dedi Remus ikiliyi bölerek.

"Sadece James'e Lily'nin kendisinin peşinden koşmasını beklemesi gerektiğini söyledim." dedi Maureen bıkkın bir havada. "James ise kızı ilk seferinde geri çevirdi."

"Ha, ben de James Evans'ı geri çevirince birileri tarafından lanetlendi sanmıştım." dedi Remus alayla. "Devam edebiliriz, sorun yok."

"Sence Lily'nin yanına gitsem mi?" dedi James Maureen'e düşünceli düşünceli.

"Gerek yok." dedi Maureen. "Birazdan şarkı biter zaten. Sonlara doğru dansa davet edersin, etmek istiyorsan. Tabii o da kabul ederse..." Son cümlesi mırıltı gibi çıkmıştı dudaklarından. Aslında herhangi bir konuşma sırasında kendi kendine böyle mırıldanmak Maureen'in çok sık yaptığı bir şeydi.

Biraz sonra, Maureen'in dediği gibi müzik bitmiş ve dans eden çiftler pistten ayrılmaya başlamıştı.

James, Sirius ve Leona çiftini görmek için etrafına bakındı. "Sirius'u gören var mı?" dedi onları göremeyince.

Masadaki herkes etrafına bakındı fakat ikili gerçekten ortalıkta yoktu. "Görünüşe göre birileri romantik anlar yaşamak için ortadan kaybolmuş." dedi James sırıtarak.

* * *

Sirius, dans bittikten sonra gürültüden uzaklaşmak için Leona'ya dışarı biraz yürümeyi teklif etmişti. Şimdi ikisi, yan yana, Hogwarts bahçesinde, Kara Göl'ün yanında yürüyüş yapıyorlardı.

Sirius, yıllar sonra böyle bir an yaşayacağını hayatta düşünmemişti fakat şimdi o anın tam kıyısındaydı. Leona ile gürültüden kaçmak istemesinin bir nedeni vardı.

Çocukluğundan beri baskılar içinde büyüyen biri olmasından gerek, Sirius Black'in o kadar derdi vardı ki kızlarla uğraşacak hali olmamıştı. Üstelik ergen Hogwarts kızlarının kendisine aşk iksiri verecek kadar ileri gitmesinden sonra Sirius bir kızla asla işinin olmayacağını düşünmüştü.