4.8 | kanın derinliklerindeki güç

988 138 311
                                    

Regulus, şok olmuş bir şekilde resme daha dikkatli baktı. Bu vahşi bakışlar, karışık, siyah saçlar, Victoria... Leona'ya döndü tekrar. "Victoria senin büyükannen mi?" dedi dehşet dolu bir sesle.

Fakat durum Leona'nın umurunda görünmüyordu. Elini salladı. "Evet, yüzyıllar önce öyleymiş." dedi önemsiz bir şeyden bahseder gibi.

Fakat oldukça önemli bir şeyden bahsettiğinin farkında değildi.

Regulus, kızın umursamazlığına şaşkın şaşkın bakarken Leona, aklına gelen soruyla kafasını kaldırıp Regulus'a şüpheli şüpheli baktı. "Sen nereden tanıyorsun Victoria'yı?"

Regulus yutkundu. İçinden bir ses yalan söylemesi için onu tetiklerken, Regulus bu konuda dürüst olmaya karar verdi. "Leona, Sirius'u öldüren kişi Victoria'ydı." dedi.

Leona'nın kırmızı dudakları şaşkınlıkla aralandı. Duyguları zaten alt üst olmuş olan bu kız, Regulus'un ne dediğini anlamıyor görünüyordu.

"Sen bunu nasıl biliyorsun?" dedi Leona, ağlaması nedeniyle tiz olan sesiyle. "Nasıl Victoria'yı tanıyorsun?"

Regulus, açıklama konusunda en çok zorlanacağı yere gelmişti. Elleriyle, alnına düşen saçlarını yana doğru çekti. Gergin olduğunda sık sık böyle yapardı. "Ben bir Ölüm Yiyen'im, Leona." dedi daha sonra. Sol kolundaki dövmeyi kapatan gömleğinin kolunu geriye doğru çektiğinde, ağzından yılanın çıktığı kafatası Leona'nın gözleri önüne serilmişti.

"Ama-" dedi Regulus, gömleğini bırakarak. Dövme böylece tekrar gizlendi. "Dracula için, Voldemort'a ajanlık yapıyorum." dedi.

"Dracula için mi?" dedi inanmayan bir sesle Leona.

"Evet, Dracula için. Çünkü Voldemort'u devirebilecek kadar güçlü olan tek kişi o, Leona. İnansan da, inanmasan da öyle."

"O Voldemort'tan çok daha kötü bir canavar." dedi Leona, ayağa kalkıp. Sesini yükseltmişti.

"Biliyorum!" dedi Regulus aynı yüksek sesle. Sonra eliyle çenesini sıktı. Sinirini sakinleştirmek için iki derin nefes aldı.

"Dracula da Harry Potter'a ulaşmak istiyordu. Bu yüzden Sirius'u yakalamışlardı." Bir an önce anlatmayı bitirmek için hızlı hızlı anlatıyordu. "Victoria, Sirius Potter'ların evini söylememek konusunda inat ettiğinde-"

"Onu öldürdü, değil mi?" dedi Leona, Regulus'a bir adım daha yaklaşıp. "Peki Sirius'un, Sır Tutucu olduklarını nasıl öğrendiler, Regulus?" sesinden, Regulus'u suçladığı anlaşılıyordu.

"Evet, ben söyledim." dedi Regulus başı dik bir şekilde. "Ama onu yakalamak benim fikrim değildi, Leona. Victoria'ya yalvardım bunu yapmaması için-"

"Senden iğreniyorum." dedi Leona, birden buz gibi bir yüz ifadesiyle Regulus'u bölerek.

"Anlamıyorsun, Leona." dedi acınası bir sesle Regulus. "Onu kurtarmak için elimden geleni yaptım."

"Ama kurtaramadın." dedi Leona, yeşil gözlerini Regulus'un gri gözlerine dikerek.

"Bu intikamını almayacağım anlamına gelmiyor."

Leona Regulus'u suçlayan gözlerle baştan aşağı süzdü. "Ne yapacaksın, bu sefer de Dracula'ya karşı çıksın diye Voldemort'a geri mi döneceksin?"

Regulus, bu sözleri hak ettiğini düşündüğünden olsa gerek, Leona'nın sözlerini görmezden geldi ve kendinden uzaklaşan kızın yanına gelip, elindeki çerçeveyi kaldırdı. "Bana bunu açıkla, Leona. Victoria gibi bir vampir nasıl olur da senin akraban olur?"

Leona, Regulus'a güvenip güvenmemesi gerektiğini anlamak için bakışlarıyla tarttı onu. Ancak çocuğun yüzündeki pişmanlık ve hırs kolaylıkla fark edilebiliyordu. "Anlatacağım." dedi daha sonra vakur bir edayla. Regulus'un elindeki çerçeveyi alıp, parmağını çizimin üstünde gezdirdi ve anlatmaya başladı.

Creatures of the Night ◈ the MaraudersHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin