Creatures of the Night ◈ the Marauders

son | bu bir veda değil

Bu konuşmayı günlerdir kafamda kuruyorum doğrusu. Başlıktan da anlayacağınız üzere bir veda değil bu fakat biten hikayenin son sözleri ve uzun bir yazar notu.

Bugün bu kitabın yayınlamasının tam birinci ayı ve şahsen bir ayda hikayeyi tamamladığım için kendimle gurur duyuyorum. Depolanmış veya biriktirilmiş bölümler yoktu. Şu bir ayım tamamen bu hikayenin içinde geçti. Sabahları uyandığımda ilk işim yazmaktı ve gün içinde yaşamaktan çok yazdığımı söyleyebilirim.

Nasıl bu kadar kendimi adadığımı soruyorsanız, ben de bilmiyorum. Bir defa başladım mı, kendimi durduramıyorum ve finali yazana kadar da durmak istemiyorum. Golden Black'i yazarken de böyleydim. Onu da bir ay gibi kısa bir sürede bitirmiştim. Daha sonra ise uzun bir süre hatta üç yıl kadar doğru düzgün bir şey yazamamıştım. Tabi bu lisenin ikinci yarısında olmamın da katkısı büyük. Umarım yine böyle bir duygunluk içine girmem.

Lisenin ikinci yarısı demişken, size bu hikayenin çıkış noktasını ve ilk halinden bahsetmek istiyorum.

2017 Yılı ve Creatures of Night'ın İlk Versiyonu

CoN'un karakterlerini oluşturduğumda GB'yi yeni bitirmiştim. 11. sınıfın başıydı ve o sıralar Dracula efsanesine bir düşkünlüğüm vardı diyebilirim. Daha sonra ise hikaye yavaş yavaş kendisini kurdu. Serviste geçirdiğim zamanlarda karakterleri hayal ettiğimi çok net hatırlıyorum.

Elbette o versiyondan bu versiyona değişiklikler oldu. Buna değinmek istiyorum.

İlk versiyonda hikaye daha farklı başlıyordu. Sirius kesinlikle hikayenin başında ısırılmıyordu. Hatta Leona ile ilişkilerinden kısa bir süre ısırılıyordu ve buna neden olan Leona'ydı.

Victor ve Victoria karakterleri bambaşkaydı o zamanlar. İlk öncelikle, İngilizler'di ve Hogwarts'ta okumuşlardı. Daha sonra Dracula onları ısırıp, kendi tarafına çekiyordu. Hatta Victoria'nın binası Hufflepuff'tı ve şimdi düşününce oldukça saçma geliyor.

Hikayedeki diğer ana farklılık ise Prior Prince karakteriydi. Kesinlikle sevilecek bir yanı olmayan, uyuz bir Slytherin'di. Bir yaş büyük olduğu kuzeni Severus'u ezik gördüğü için ondan uzak duruyordu. Ayrıca Çapulcular meselesinde, insanların işine burnunu soktuğu için Severus'a kızıyordu. Severus da ona, Remus'un bir kurtadam olduğunu düşündüğünü söylüyordu. Prior'a kanıtlamak için de dolunay olduğu gece Orman'a gitmesini söylüyordu. Fakat işler farklı gelişiyordu ve Sirius o gece ısırılıyordu. Prior da buna şahit olan kişiydi ve sonra bunu tüm okula yayıyor falan derken olaylar iyice karışıyordu.

Bu arada Prior'un yarı Türk bir sevgilisi vardı. Peri Çiçek Asil isminde, casti Farah Zeynep Abdullah olan biriydi ve ne yazık ki, Prior'un rolü ikinci versiyonda değiştiğinde bu karakter de hikayenin derinliklerine gömülüp yok oldu.

Şimdi hangi versiyonu daha çok seviyorsun diye sorarsanız kesinlikle ikinci versiyon derim. Birinci versiyonda karakterlerin derinlikleri bu kadar fazla değildi ve ispiyoncu Prior yerine cesurca ölen Prior'u tercih ettiğimi söyleyebilirim.

2017 sıralarında bu hikayeyi yazamayacağıma o kadar inanmıştım ki, dayanamayıp kendi karakterlerimi anlattığım bir kitap oluşturup orada tek tek açıklamıştım bu karakterleri. Hatta sirius black; trash kitabındaki reader x sb hikayelerinden biri bu kitabın ilk bölümü olan kurguyla aynı.

Daha sonra, 9 Mayıs gününün, rastgele bir saatinde öylesine taslaklara girdim ve Creatures of Night'ın pasaklanmış taslağını gördüm. Tamamen öylesine yaptığım bu hareketin, kitabı yazmama sebep olacağından habersizdim tabii.

Teşekkür Konuşması

Bu hikayeyi yazarken bana yardımcı olan en büyük isim Kovacs ve Shades of Black albümü. Her dinlediğimde, tüylerim diken diken oluyor. İçerdiği karanlık ve gotik hava, bu vampir efsanesini oluşturmamdaki temelimdi ve o olmasa bu hikayenin var olacağını hiç sanmıyorum.