2.8 | baykuşun gizli haberi

1.2K 172 244
                                    


Leona Dracula bahçeden içeri girdiğinde, mutlu görünmeye çalışarak çevresini süzdü. Bahçe mükemmel görünüyordu. Beyaz rengin hakim olduğu bir tema vardı. Üstü bir tente ile kapatılmış,birkaç basamak yüksek platforma giden beyaz bir halı evin kapısından ileriye kadar uzanıyordu. Çevresinde ise; arkasına saten, beyaz renk fiyonkların takıldığı ahşap sandalyeler ve beş sandalye başına bir tane düşen yuvarlak masalar vardı. Her tarafta zambak çiçekleri görülüyordu ve Leona bunun çok tatlı olduğunu düşündü.

İnsanlara baktığında ise gözüme ilk çarpan, kendisine dehşetle bakan Remus ve Maureen ikilisiydi. Leona ister istemez onların bakışlarından kaçındı çünkü kendisine felaket gibi bakıyorlardı. Giydikleri yüzünden miydi acaba? Oysaki pembenin kendisine yakışacağını düşünmüştü.

Çevrede birçok tanımadığı yüz vardı. Aralarında, Hogwarts'ta üst dönem olduklarını bildiği birkaç kişiyi gördü. Çoğunun Gryffindor olduğunu biliyordu. Ve sonra onu gördü. Sirius Black'i... Çevresine topladığı insanlara bir şeyler anlatıyordu ve arada gülüyordu. Elinde boş bir kadeh vardı.

Leona,baştan aşağı tirediğini hissetti. Onu böyle uzaktan da olsa görmek tüylerini diken diken etmişti.

"Aa- hoş geldin Leona!"

Arkasında duyduğu sesle yerinde zıpladı Leona. Bu sesi tanıyordu. Sirius'un kısa boylu arkadaşı Peter Pettigrew'du tabii ki!

"Merhaba, Pettigrew." dedi Leona kendisini toparlayarak.

"Şöyle geçelim mi?" dedi Peter ileriyi göstererek. "Lily ve James gelmek üzereler. Hadi yolu tıkamayalım."

Leona, kafa salladı ve Peter'ın gösterdiği yere geçti. Peter daha sonra Remus'a ve Sirius'a eliyle işaret verdi. Sirius ve Remus, hareketlenip etraflarındaki insanlara yerlerine oturmalarını söylediler.

Lily ve James, arka bahçeye açılan geniş kapıdan çıktıklarında Leona ikisini de alkışlayabildiği kadar alkışladı. Lily'nin beyaz, dökümlü elbisesi oldukça hoş görünüyordu. Kırmızı, uzun saçlarına taktığı duvak yere sürülmeden, eteklerine kadar uzanıyordu. İkilinin yüzünde heyecanlı bir ifade vardı elbette ancak James Potter, Lily'den kat kat mutlu görünüyordu neredeyse. Lily ise insanlara kibar kibar gülümsemekle meşguldü.

İkisi, minik platformun üstüne çıktılar ve evlilik yeminlerini ettiler. Rüya gibi görünüyorlardı. Ardından, James Potter, Lily Evans'ı kendine çekip dudaklarından öptü.

İkinci bir alkış tufanının kopmasından ve her yer gül yapraklarıyla dolmasından sonra Lily ve James'in yüzüne bir flaş patladı. Elbette resmi çeken Sirius'tan başkası değildi.

Çift, yeminin ardından çevredeki insanların tebriklerine maruz kaldılar. Sirius Black, onlara yaklaşan konukların bazılarını fotoğraflıyordu.

"Sen de gelsene, Leona." dedi Peter Pettigrew kızın omzuna elini koyarak.

"Birazdan geleceğim." dedi Leona. Peter kafa sallayıp tek başına yaklaştı kalabalığa.

Leona, oraya gitmek için iyice cesaretini toplamak istiyordu. Sirius'u gördüğü an baştan aşağı kızarmaktan korkuyordu ve gerçekleşeceğine dair bir his vardı. Oraya gidip, hiçbir şey olmamış gibi gülümseyerek fotoğraf çekinirse kendini daha iyi hissederdi.

Davetlilerin çoğu Lily ve James'i tebrik ettikten sonra Leona, orada beklediği daha fazla göze çarpmasın diye ikiliye doğru yöneldi. Sirius'a bakmamaya çalışıyordu çünkü onunla göz göze gelmekten korkuyordu.

Yaşlı bir kadın, Lily ve James'in ortasında fotoğraf çekildikten sonra sıra Leona'ya gelmişti. O sırada Sirius'un arka çaprazında bekleyen Leona, Çapulcular'ın ve Lily ile Maureen'in bakışları altında ezildiğini hissetti. Sadece Lily ve James'e bakıyordu çünkü diğerlerine baksa utancından yerin dibine girebilirdi.

Creatures of the Night ◈ the MaraudersWhere stories live. Discover now