Şarkı: Chase Atlantic - Swim
"You picked a dance with the devil and you lucked out."
"Pop a couple pills in the daytime. Heard you got a friend, what's her head like? Probably should've fucked on the first night."
Touya şokla yana baktı ama cidden Yukio yoktu. Ah yani ışınlanmıştı, demek özgünlüğü buydu.
"Yine sanrı mı görüyorsun?"
Hayır görmüyordu, Touya bu durumu toparlamalıydı.
"Telefonla konuşuyordum."
Touya düzgün bir bahane bulduğu için kendini kutladı.
"Sen ve telefon konuşmak?"
"Evet bilirsin hani birilerini ararsın sohbet etmek için hani Graham Bell icat etti."
"Telefon ne biliyorum. Sadece..."
Natsuo ağabeyinin arayacağı kimsenin olmadığının gayet bilincindeydi. Ayrıca ağabeyinin ilk başta şok olmuş tepkisini fark etmişti, yanında biriyle konuştuğu çok açıktı.
"Dışarı ne zaman çıkıyoruz?"
Touya hemen üzerini değiştirdi ve hızlıca üzerine mont alarak Natsuo'ya hazır olduğunu gösterdi.
"Telefonunu verir misin?"
"Ne yapacaksın ki?"
Touya tedirgin hissetti, bu iyi olamazdı. Önce amacı öğrenmeliydi.
"Touya bana telefonunu ver."
Natsuo açıklama yapmıyordu, sadece katı bir ses tonuyla emrediyordu. Telefonu alacak ve ağabeyinin yalan söyleyip söylemediğini hemen anlayacaktı, bunun düpedüz yalan olduğundan emin olsa da bunun gerçek olmasını o kadar istiyordu ki... Sonuçta kimse ağabeyinin hayali biriyle konuşmasını görmek istemezdi. Touya'nın tedirgince ona uzattığı telefonu aldı ve Natsuo hemen arama geçmişine baktı. En son ki arama günler önceydi ama bunda daha önemli olan şey Natsuo'nun bu kişiyi bilememesiydi, çok tuhaf... Bu kişiyi hafızasına yazmıştı çünkü bu kişi dışında arananların hepsi aile üyeleriydi .
"Kimseyi aramamışsın."
Touya'nın da görebilmesi için geçmişi ona uzattı. Touya buna mantıklı bir cevap veremezdi, eli ayağı birbirine girmişti. Yukio'yu açıklamalı mıydı?
"Arama geçmişini silmiş olabilirim."
Touya bunu der demez kendine kızdı, aptaldı. Biri eğer arama geçmişini sildiyse bu daha çok şüpheye yol açardı! Bunu herkes bilirdi.
"Saniyeler sonra içeri girdim ve sen bunları silecek biri değilsin, mesajlarına baksam eminim üç yıl önceye bile gidebilirim."
Evet giderdi ama üç yıl öncesinde boş mesajlar olurdu.
"Saniyeler içerisinde de silmiş olabilirim, ne yapacaksın baba? Neden biriyle konuştuğum hakkında yalan söyleyeyim ki, beni bunun için cezalandıracak mısın baba?"
Touya'nın ani öfkesi ve imalı sözleri Natsuo'yu çok rahatsız etti, dünya da anılmak istemeyeceği tek kişi babasıydı.
"Nii-san sadece merak ettim, arkadaşlarını elbet tanımak isterim."
Natsuo hiç arkadaşı olmadığını bilse de bu an da denilebilecek en iyi şey buydu. Touya telefonunu geriye aldı, tedirgin olduğu zaman bunu hemen geri plana atıp öfkesiyle karşılık verirdi ki yanındaki kişi geri çekilsin. Bunun için rol yapmasına da gerek kalmazdı çünkü hemen sinirlenebilen biriydi, aslında geçmişi düşününce o kadar kolay sinirlenmezdi. Sanırım bunu son zamanlarda elde etmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Numb To The Feeling {Dabi & Touya Todoroki}
Fanfiction"İnsanlar sessizlik içinde acı çekiyorlar ve bu konuda gürültü yapanlar kötülüğe yöneliyorlar çünkü kimse onları dinlemeyecek." "Bu yıl hayatta kalmak için kendinizin hangi kısmını öldürmek zorunda kaldınız?" "Ateş her zaman korkutucu değil ama ben...
