37. Bölüm "Menge Ve Aybars"

1.5K 121 105
                                    

37

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

37. Bölüm "Menge Ve Aybars"

§

15 Aralık / İstanbul

Menge Karaca

Menge...

Bu isim doğumumdan bu yana bana lanetten başka birşey getirmemişti. Bazen, beni bu dünyaya emanet ederek hayata gözlerini yuman annem yerine beni kurtaran doktorlara küfrediyordum. Keşke beni değilde annami kurtarsalardı diye. Benim yerim dolardı, benim ölümümün üzeri elbet örtülürdü, başka bir bebekle.

Ama annemin ölümünün üzeri asla örtülmemişti. Babamın bana olan nefreti asla geçmemişti, içipte beni annem sandığı her gece üzerime yürüdüğünde kurtulmak için attığım çığlıklarım hala tazeydi. Anneme çok benziyordum, bu benim lanetimdi.

Bakışlarım parmaklarım arasında ki bardağı bulduğunda histerik bir gülümseme aldı dudaklarımı ve ruhumu eline, yine. Kaçış değildi, beni kurtarmazdı, sadece içiyordum. Belki de beni taciz eden adama benziyordum, babama.

Beynimi uyuşturuyordu, bedenimi uyuşturuyordu ama ruhum hala aynı yerde duruyordu.

Acı hala aynı yerde ve aynı sağlamlıkta orada belkiyordu.

Darbe alan bendim.

"Ne halt ediyorsun?" diyen sese döndüğümde üzerime yürüyen bedeni ile oturduğum koltukta geri kaydım. Yine aynı öfke ve nefretle bakıyordu bana, artık dayanamıyordum. Elimde ki bardağa uzandığında vermemek için büyük bir uğraşa girişmiştim. Üzerime uzanan elleri karnına çarpan dizim sonucu havada asılı kalırken yüzünde acı çektiğini belli eden bir ifadeyle geriledi. "Anasını sikeyim!" Üzerimden kalkarak gerilediğinde gözleri önünde bardağı kafama dikerek içinde ki bütün sıvıyı içtim.

Tabi bu biraz ağır olduğu için kendime gelmem epey sürdü. "İçiyorum," dedim yerde ki şişeye uzanırken. "Deliriyorum." dedim ruhsuzca. Beni bu illetten uzak tutan tek şey şu an benden çok uzaktaydı, ve benim elimden hiçbir şey gelmiyordu.

Bazen onunda bana dönüşmesinden korkuyordum.

Çektiği acıya dayanamayarak sonunda ben olmasından çok korkuyordum.

İçtiğim zehir yavaşça kırarken direncimi gözlerimin yanmaya başladığını hissettim. "Siktir ordan." dedi küfrederek yere bırakmaya çalıştığım şişeyi eline alırken. İtiraz etmedim, nasıl olsa bana geri gelecekti. Dönen başım ile yavaşça geriye yaslandığımda karşımda ki koltuğa bıraktı iri bedenini Aybars. "İçerek akıl sağlığını korursun bi kere." Elinde ki şişeyi kafasına dikerek tek seferde yarısından fazlasını içtiğinde onunda benden pek bi farkı olmadığını görerek gülümsedim. "Tecrübelisin bakıyorum..." dedim sessizce, bana cevap vermedi.

EFGANWhere stories live. Discover now