3. Gitme

2.2K 366 194
                                    


Şarkıyı nerde açacağınızı yazdım.

Yatağımda uyuşukça döndüm. Ben buraya nasıl gelmiştim. En son Oktay'laydım. Onun beni buraya getirdiği geldi aklıma.

"Su perisi" su perisi demişti yine bana. Yüzümde bir gülümseme oluştu. Böyle söylemesi hoşuma gidiyordu.

"Günaydın."

"Günaydın. Sen gitmemiş miydin? "

"Geç olunca burda kaldım. Rahatsız mı oldun?"

"Yoo hayır. Eee bana kahvaltı hazırlarsın artık." Söylediklerime kahkaha attı.

"Senin bana hazırlaman gerekmiyor mu?"

"Öyle mi oluyor dünyada? O zaman birlikte hazırlayalım." diyip gülümsedim.

"Tamam ben hazırlamaya başlıyorum sende çabuk gel." göz kırpıp dışarı çıktı. Ben hala göz kırptığındaki yüz ifadesinin şokuyla arkasından bakıyordum.

Üzerimi giyinip merdivenlerden zıplayarak indim. Oktay beni görünce güldü. O gülünce bende güldüm. Mutfağa doğru geçtim. Neredeyse her şey hazırdı.

Karşılıklı oturuyorduk. Niyeyse ben yiyorum o beni izliyor gibi geliyordu. Başımı kaldırdım. Göz göze geldik.

"Ben orada tıp eğitimi alıyordum. Devam edeceğim. Burada nasıl olacak."

"Eğitim aldığını biliyorum. Burada da devam edeceksin. Ben gideceğin üniversiteyi ayarladım. Burada üniversiteye 18 yaşından sonra gidilir. Yaşını biraz büyük göstereceğiz. Öğrenci değişim programından gelmiş gibi gözükeceksin. Yarın başlarsın. Ben seni sabah alırım."

"Ben kendim giderim sen adresi söyle."

"Nora aynı üniversiteye gideceğiz. Ben seni sabah alırım."

"Sende mi tıp okuyorsun?" Şaşkınca sorduğum soruya güldü.

"Neden şaşırdın."

"Sende daha çok insanları kurtaracak bir tip değil de, öldürecek bir tip var." diye dalga geçtim. Güldü yine. O gülünce bende güldüm. Çok güzel gülüyordu.

"Eee bugün ne yapıyoruz?" bugün mutluydum.

"Sen ne yapmak istersen onu yapalım."

"Tamam. Gezelim, havada güzel."

"Tamam. Üzerine rahat bir şeyler giy o zaman." Koşarak odama çıktım. Dolabımı açtım.

Rahat tişört gömlek giydim.Aşağı indim. Oktay kapının orada beni bekliyordu. Arabaya geçtik.

"Nereye gidiyoruz?" dedim meraklı bir şekilde.

"Sürpriz." Sürpriz mi? Ama ben meraklı biriyim.

Uzun bir süre yol gittik. Sonunda bir yere gelmiştik. İnip çevreme baktım. Bir uçurumun kenarındaydık. Sanırım dün akşam ki geldiğimiz yerdi. Oktay'a baktım gülümseyerek. Sevmiştim burayı. Şelale gibi bir yerdi.

"Burayı sevdim." dedim. Sevmiştim. Bana baktı.

"Yüzeceğiz dedi." şaşkınca baktım yüzüne. "Buradan aşağı mı atlayacağız?" gülerek söylemiştim. Sevdim bu fikri.

"Evet." dedi o da gülerek. Tişörtünü çıkarmıştı. Uçuruma yaklaştı. Bana döndü. Kendini arkaya bıraktı. Arkasından baktım. Uçurumun kenarına gittim. Onun gibi ters bir şekilde kendimi bıraktım.

Su soğuktu. Suyun yüzüne çıktım. Oktay'ı aradım çevremde ama yoktu. Birden ayağımdan aşağı çekildim. Beni çekene baktım. Oktay'dı. Gülümsüyordu. Bana yaklaştı. Ellerini uzattı. Tuttum ellerinden. Bir yere yüzmeye başladı. Bende onunla birlikte ilerledim. Mağara gibi bir yere geldik. İçeride hava boşluğu vardı. Oraya çıkıp yürüyerek ilerledik.

BEN SENDE KALDIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin