17.Kaçış

915 163 114
                                    

Normal davranarak yürüdüm. Mağazanın karşı tarafına geçtiğim için Esra'yı görebiliyordum. Beni izliyordu. Bir kaç saniye sonra yanına Kaan ile Emre geldi. Nasıl bu kadar hızlı gelebilmişlerdi? Ben onlara bakarken yürüyordum. Kaan başını kaldırıp benim olduğum tarafa baktı. O anda göz göze geldik. Aramızda çok mesafe vardı ama ben onun gözlerini buradan bile hissediyordum. Önüme dönüp yürümeye devam ettim. Otoparka inmeliyim. Buradan uzaklaşmalıyım. Adamın peşimden geldiğini görünce koşmaya başladım. İnsanlara çarpmayı umursamadan koşmaya devam ettim. Karşı tarafa bakınca Kaan'ın da koştuğunu gördüm.

Adam peşimden ayrılmıyordu. Otoparka inince kolumdan çekildim. Sert bir bendene çarptım. Eliyle ağzıma baskı uyguluyordu. Beni duvara doğru itti. Karşımdakinin kim olduğunu görünce çırpınmayı bıraktım.

"Kaan?"

"Sessiz ol. Araban nerede?" Çok yakınımdaydı. Ve ben şuan mantıklı düşünemiyorum. Herşeyi unutmuş gibiydim. Hızlı hızlı nefes alıyordum. Yutkunup gözlerine baktım. Benden beş cm kadar uzundu. Nefesim onun dudaklarının üzerinde geziniyordu. Nefes almaya çalıştım. O güzel kokusu doldu ciğerlerime. Gözlerimi yavaşça kapatıp açtım. Kahve gözleri ile gözlerime bakıyordu. Benim onun gözlerinde çözmeye çalıştığım sır gibi, o da benim gözlerimde sır çözmeye çalışır gibiydi. Ben kendimi hiç iyi hissetmiyordum. Midem bulanıyor, başım dönüyordu. Kalbim ise çok hızlı atıyordu. Korktuğum için mi böyleydim? Ama ben korkmadım ki. Gözlerimi kapatıp başımı Kaan'ın omzuna koydum. Kollarını belime dolayıp sarıldı bana. Nasıl olduğunu inanın bilmiyorum. Ama onun yanında güvendeyim sanki. Evren kaybolsa korur beni sanki. Bir insana bu kadar güvenmem normal mi?

"İyi misin? Tamam sakin ol. Sana zarar veremez. Biz buradayız. Ben buradayım. Lanet olsun. Nerissa bir tepki var. Sana bir şey mi yaptı?" Başımı kaldırıp gözlerine baktım.

"Kendimi iyi hissetmiyorum." İyi değilim. Ama bu ruhen mi, bedenen mi bilmiyorum. Çenemden tutup başımı geri çekti.

"Araban nerede? Buradan çıkmamız lazım." Çenemle arabamın olduğu tarafı gösterdim. Kollarını dizlerimin altına koyup beni kucağına aldı. O günkü gibi üşümüyordum ama yine ona sokuldum. Kokusu daha yakından geliyordu. Arabanın yanına gelince indirdi beni. Çantamdan arabanın anahtarlarını çıkartıp ona verdim. Sürücü koltuğunun yanına geçip oturdum. O da yanıma geçti. Arabayı otoparktan çıkartıp trafiğe girdi. Ondan tarafa döndüm. Gergindi. O adam benim için mi gelmişti, onlar için mi?

"Kaan o adam kim? Esra görünce çok tedirgin oldu. Sonra da beni takip etti." Bana kısa bir bakış atıp önüne döndü.

"Sen tanımıyor musun?" Sesindeki şüphe kaşlarımın çatılmasına neden oldu. Sanki şüphelenmiş gibiydi.

"Hayır tanımıyorum. Ama siz tanıyorsunuz." Emin konuşmuştum çünkü öyleydi. Esra  bir kez görmesiyle bile paniklemişti. Kesinlikle tanıyorlardı.

"Seni ilgilendirmiyor. O yüzden burnunu sokma." Bir kez bile konuşurken bana bakmamıştı. Düz bir şekilde konuşup önüne bakıyordu.

"İlgilendiriyor. O adam beni sizin yanınızda gördüğü için takip etti. Başımı belaya soktunuz. Açıklama borçlusunuz."

"Kimse sana gel bizim yanımızda dur demedi. Sen bize bulaştın." Sinirle inledim.

"Hatırlatırım benimle şarkı söyleyen sendin."

"Seninle şarkı söyledikten sonra konuşmadan gidende bendim." Ne demekti bu? Seninle konuşmak istemiyorum mu? Ah hayır. Sağ tarafa doğru döndüm. Ona bakmadım. Geçtiğimiz yolları izlemeye başladık. Ana yola çıkınca daha da hızlandı. Fazla hızlı gidiyordu. Aynadan bakınca arkadan gelen arabaları fark ettim. Beş tane daha araba vardı. Arkamızdaki araba Emre'nin arabasıydı. Diğerleri kimdi?

BEN SENDE KALDIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin