Sudan kıyafetlerimi kuşanıp da,
Arındığında bedenim kandan,
Bilirim çok iyi aslında,
Ona ait aitti ruhum.
Rae, Rae.
Gel de gör beni,
Kutsal elçini.
Al da götür beni,
Yaratılan kadınını.
Kısım 2
Onun Kadını
"Söyle şimdi onlara, ay güneşi böldü diye. Haykır ki bilsin güneş bir daha doğamayacağını."
Bölüm 11, Kardeş Kanı Döküldüğünde
Her zaman uğruna savaşılacak bir şeyler vardı. Bazen savaşmak için savaşın kendisi bile yeterdi. Tanrıların adlarına en çok adaklar savaş zamanlarında adanırdı. Çaresiz insanların çaresiz haykırışları en çok o zaman tatlı gelirdi tanrıların kulaklarına.
Onlara aradıkları yardımı götürüp götürmemekse tamamen tanrıların ilahi isteklerine bağlıydı. Ares ve Karr gibi körü körüne savaşa da koşabilirdiniz, Athena ve Farah gibi sinsice doğru anın gelmesini de bekleyebilirdiniz. Ama ne olursa olsun tanrılar olmadan savaşamazdınız. Çünkü onlar buna izin vermezdi.
Çünkü savaşta akan kan başka tatlı olurdu, en besili adakların kanından bile değerliydi. İnsanlar dudaklarında tanrıların isimleriyle ölürken Hades onları ülkesinin kapılarında karşılardı.
Öyle bir savaş vardı ki dünyanın tüm kaderini değiştirdi. Ayak sesleri çok önceden beri geliyordu. Gözleri dikilmişti tüm yaratanların ve yaratılanların bu şehre. Troya dediler oraya, aşılmaz duvarları tanrıların eliyle örülmüş bu şehri artık tanrılar bile yenemez olmuştu. Çetin bir kadındı şehir ve zaptı zordu.
YOU ARE READING
ÖLÜ TANRININ ŞARKISI
Fantasy•Yetişkin okurlar içindir• Kandan kıyafetlerimizi kuşanıp da, İçtiğimizde suyundan kehanetin, Biliriz hepimiz aslında, Ona ait bedenlerimiz. Apollon, Apollon. Gel de gör bizi, Kutsal bakirelerini. Al da götür bizi, Kutsal gelinlerini. Çıplak bedeni...