sana, gözlerine aşık olmamın milyon küçük sebebini söyleyeceğim*

7.3K 971 185
                                    

43*

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

43*

v, christmas tree

-

Günebakan* çiçeğinin acı dolu hikayesine rağmen anlamının mutluluk dolu olmasını her zaman düşünürdü Jeon Jeongguk ve şimdi elindeki bir buket günebakan çiçeği ile sitenin önünde Kim Taehyung'un gelmesini beklerken anlıyordu her şeyi. Ortadan kaybolan sevgilisine kavuşmak için çiçeğe dönüştürülen genç kızın, Apollon her güneş arabasıyle ufukta göründüğünde yüzünü ona dönmesinin, sevgilisini görmesinin verdiği mutluluktu bu. Ona bakıyor, onu seviyor, onun tarafından seviliyor olduğunu bilmenin mutluluğu; insanlara da aynı mutluluğu dağıtmasına sebep oluyordu.

Başını gökyüzüne çevirdi, güneş kara yağmur bulutlarının arkasına saklanmıştı bugün. Kendini insanlara göstermeme gayretindeydi. Güneşin de mutluluk verici bir yanı olduğunu inkâr edemezdi Jeongguk. "Özür dilerim, çok beklettim mi?" Kim Taehyung sitenin demir kapısından çıkarken sordu ona, elindeki günebakan çiçeklerini izlemeye o kadar dalmıştı ki, sevgilisinin gelişini bile fark etmemişti. "Hayır hyung, seni beklemenin bile güzel bir yanı var. Günebakan çiçeği de tüm gece sevgilisi olan Güneş'in görüneceği anı beklermiş." Jeongguk elindeki çiçekleri ona uzatırken gülümsedi, Kim Taehyung onları almadan önce kollarını sevgilisine doladı, Jeongguk'un soğuk yanaklarına değdirdi sıcak dudaklarını. "Çok güzeller, senin gibi..." Jeongguk çiçekleri ona verirken güldü, sitenin girişine park etmiş araca yürürken kolları birbirine dolandı.

Kim Taehyung'un bir edebiyat dergisiyle röportajı yapılacaktı bugün, Jeongguk'un da yanında olmasını defalarca kez tekrar etmiş, sonunda kandırabilmişti genç sevgilisini. Jeongguk her zaman onu almaya gelenin Kim Taehyung olduğunu söyleyerek bu kez erkenden sitenin kapısında dikilmiş, sitenin adı görünecek şekilde çektiği fotoğrafını Kim Taehyung'a göndermişti. "Heyecanlı hissediyor musun?" diye sordu arabaya bindiklerinde, çiçekleri zarar görmemesi için arka koltuğa özenle yerleştirmiş olan Kim Taehyung da arabaya bindi. "Bilmiyorum, Kim Seokjin soruların edebiyat üzerine olacağını söyledi. Heyecanlı hissetmiyorum ama ne hissettiğimi sorarsan da bir yanıt veremem." Jeongguk tüm bunların onun için ne kadar zor olduğunu görebiliyordu, suçluluk hissi onu tamamen terk etmemiş, zihninin bir köşesinde kilitli kalmıştı. "Emin misin? Ben senin yerinde olsam heyecanlanırdım sanırım." dedi Jeongguk, araba hareket ederek ana caddeye ilerledi.

"Senin yanımda olman bile beni daha çok heyecanlandırıyor."

Kim Taehyung'un yanıtı bir kez daha kalbine baskı uygularken ne düşünmesi gerektiğini bilemiyordu Jeongguk. Birkaç gün önce onu aniden evleri olmasını istediği apartman dairesine götürdüğünde şaşırmıştı. "Şu an değil ama bir gün bu evde beraber yaşayacağız ve ben her uyandığım sabah senin yüzünü göreceğim." demişti, evin içinde birkaç parça eşya dışında hiçbir şey yoktu. Bir odası, bir de açık mutfağın olduğu salonu vardı. Odadaki bir kapı geniş terasa açılıyordu. Küçük bir tepe manzarasına bakıyordu teras. Salondaki pencerenin birinde çıkıklık vardı içe doğru. Kim Taehyung oraya oturmasını söylemiş, çantasından ona geri vermediği taslağı çıkarmıştı. "Sana mektubu yazarken bu anın hayalini kurmuş lakin gerçek olacağına inanmamıştım hiçbir zaman." dedikten sonra Jeongguk'un arkasına oturmuş, onu kolları arasına alarak okumuştu.

aşk ve diğer hazin şeyler' taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin