Bölüm 58

17K 1.2K 363
                                    







Keyifli okumalar ..

Gecenin zifiri karanlığında camları siyah filmli lüks araba yollardan yağ gibi kayarak ilerlerken ortama sükunet hakimdi.

Arabayı kullanmakta olan Ferit ise oldukça tedirgindi çünkü ağabeyi tarafından başına getirilecekleri az buçuk kestirebiliyordu.

Sürpriz kısmı yengesinin ortamdan şüphelenirse ne reaksiyon vereceğiydi.

Bu Yiğit Ali ne demeye Eleni'nin mekanına gitmişti ki? Tamam kabul ediyordu yılların alışkanlığıydı. Kendisi bile kırk yılda bir dışarıya çıktığında soluğu orada alırdı fakat bu durumun artık değişmesi gerektiği idrakına varabiliyordu.

Ağabeyi ile Eleni arasında zamanında tam olarak ne vardı bilemiyordu fakat bazı geceler mekandan çıkmadığını biliyordu.Bu da oldukça yeterli bir bilgiydi yengesinin kendi de dahil herkesi ateşe vermesi için.

"Ferit ya bu kadar uzakta mıymış bu meyhane?"

Bahar söylenmeye başlamıştı.

"Yani sen de normalde yarış pilotu gibi kullanırsın yollar bomboş ayağın gazda değil gibi. Ne yapıyoruz Ferit emin misin gidiyor muyuz bana pek öyle gelmedi de?"

Kız haklıyıdı madem gidilecekti yolda vakit kazanmaya çalışmanın manası yoktu.

"Yenge kusura bakma kafamda işlerin planını yapıyordum fark etmedim."

Yalan da değildi. Bu işten ağabeyi de dahil kazasız belasız sıyrılmanın çeşitli yöntemlerini düşünüyordu.

"Ağabeyin çok mu yükleniyor sana?"

Hamza Mahir'in Ferit'e güvendiğini tavırlarından anlıyordu Bahar. Muhtemelen fazlaca sorumluluk yüklüyordu.

"Yok yenge olur mu öyle şey estağfurullah."

Bahar gülerek devam etti.

"İki arkasından atacaktık ağabeyinin hemen karşı tarafa geçtin yazıklar olsun."

Ferit de tebessüm etmişti Bahar'ın çıkışması üzerine. Muhtemelen son gülüşleriydi genç adamın.

"Şimdi yenge ağabeyimin arkasından atmam ama taraf olursa seni tutarım söz."

Netice de ağabeyi de bundan sonra o meyhaneye gidilmeyecek deseydi kimse cesaret bulup gidemezdi öyle değil mi?

Bu işin sonu suçu ağabeyine yüklemeye kadar gelmişti.

Ferit'in ağabeyine hak vermediği ve de eleştirdiği bir an olsundu. Duy da inanma.

"Bak söz verdin Ferit gün gelir hatırlatırım."

Bahar'ın öylesine kurduğu cümleler genç adama anlam olarak yükleniyordu.

"Sözüm söz yenge."

On dakika kadar daha yol aldıklarında Bahar artık Yiğit Ali'ye hakaret etmek istiyordu. Şimdi kocasının sıcağında mışıl mışıl uyuyacakken sarhoş zibidinin peşine düşmüşlerdi.

Dahası içinden bir ses karşılacağı kadından hiç hoşlanmayacağını söylüyordu ki yolun başından beri o sesi yine iyi idare etmişti.

Arabadaki iki kişi için de sabır sınavı şeklinde geçen yolculuğun ardından varacakları yere gelmişler, genç adam arabayı park etmişti.

Bir butik otelin giriş katında oldukça sade ve gösterişsiz bir tabelası vardı meyhanenin. Ya çok kimse bilmiyordu ya da belli kişilerin uğrak yeriydi. Yiğit Ali geldiğine göre ikinci seçenek ön plana çıkıyordu.

GÜMÜŞPALAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin