Bölüm-42

113K 5.9K 1K
                                    


Keyifli okumalar♥️

Ertesi sabah uyandığında yatakta yalnızdı Bahar. Tüm gece oğullarının her uyanışında önce yanıbaşındaki adamın nefesinin varlığından emin olmuş sonra kalkıp bebeklerle ilgilenmişti.

Mutlaka teni tenine temas ederek tekrardan uykuya dalabilmişti. Evet kaza haberi geçmişe yönelik bir bilgiydi fakat haber aşık olduğu adama ait olunca verdiği acı ve kaybetme tedirginliği takvim yapraklarının hangi tarihi gösterdiğine pek de takılmıyordu doğrusu.

Aslında erkenden uyanmıştı ama Hamza Mahir kendisinden de önce davranmıştı demek ki. Banyoda ihtiyaçlarını giderdikten sonra açık pembe v yaka basic bir tişört ile koyu gri eşofman altını hızla üzerine geçirip buklelerini de gelişigüzel bir şekilde yukarıdan toplayıvermişti. Bir an evvel minik aslanların karnını doyurması gerekiyordu.

Bebek odasına girdiğinde Hamza Mahir ile oğullarını sohbet ederken buldu. Daha doğrusu babalarının bariton sesiyle pür dikkat olmuşlar gık demeden bakışıyorlardı.

Odaya girmesiyle adamın gözlerinin odağı anında Bahar'a kaymıştı.

"Ne kaynatıyorsunuz bakalım?"
Kapı ağzından Hamza Mahir ile oğullarının iletişimini biraz izlemek istemişti genç kadın ama kocasının etraftaki olaylara karşı dikkati o kadar fazlaydı ki yakalanmanın verdiği mahçuplukla ilk aklınageleni soruvermişti.

"Arslanlarımla erkek erkeğe sohbet ediyoruz."

Söyleme tarzının ciddiliğine nazaran içerik öyle sevimliydi ki Bahar istemsizce gülümsedi.

"Demek erkek erkeğe... Peki ben varken de devam edemiyor mu bu sohbet?"

Bahar bu arada yanlarına doğru gelmiş eğilip oğullarının boynundan mis kokularını içine çeke çeke kocaman öpücükler kondurmakla meşgul oluvermişti bile. Minicik şeyler adeta hayran hayran bakıyorlardı annelerine sanki anlar gibiydiler.

Hemen yanlarında dikilen adamın hayran bakışlarını ise ancak üçüncü bir göz görebilirdi.

"Senin yanında konuşacağımız mevzu var konuşmayacağımız mevzu var şimdiden alışsan iyi edersin."

Adamın sesi nasıl bu kadar ciddi çıkıyordu anlamıyordu genç kadın kendisi gülmek üzereydi çünkü.

"Allah Allah bak sen karınlarını bile ben doyuruyorum bu paşaların annelerinden gizli ne mevzuları olacakmış?"

Hamza Mahir'in gözleri hızla Bahar'ın göğüslerini bulurken söylendi.

"Tam da bu yüzden konuşamayız ya zaten sen bizi her türlü kandırırsın."

Henüz o an oturmuş eli tişörtüne gidip göğsünü açacağı sırada duyduklarıyla utanan Bahar kalakalmıştı. Söylenecek laf mıydı yani bu şimdi?

"Siz de gizli saklı iş yapmayın madem. Oğullarım bari dürüst olsun bana."

Hamza Mahir kollarını göğsünde kavuşturmuş utanıp sıkılırken telaşlanan aynı zamanda da hiçbir fırsatı kaçırmayıp kendine laf sokan karısını izliyordu.

Dün gece aralarında geçen bir hayli uzun konuşmadan sonra Bahar kendisine hiçbir şey olmamış gibi davranmayı tercih ediyordu. Karısını oldukça iyi tanıyan Hamza Mahir ise bunun arkasından muhakkak bir gelecek olduğunu tahmin ediyordu.

"Sen böyle her fırsatta laf sokacaksan işimiz var seninle Bahar hanım."

Bahar hiç cevap vermeden oğullarının karnını doyuruyordu ki bu da kendisinden pek beklenilen bir durum değildi işin aslı.

GÜMÜŞPALAWhere stories live. Discover now