Bölüm-46

100K 5.1K 484
                                    


Keyifli okumalar♥️

Öğleden sonra saat beş sularıydı.

Evin kalabalık nüfusunu oluşturan kadınlar fincanlarını almışlar havuz başındaki oturma grubunda keyif kahvelerini yudumluyorlardı.

Üç küçük yaygaracıyı aynı anda uyutabildikleri nadir anlardan birinde oldukları için daha bir kıymetliydi vakitleri.

Hava güllük gülüstanlıktı bugün. Pırıl pırıl bir güneş vardı dışarıda. Dertten tasadan uzak, arkalarına yaslanmış huzurluca sohbet ediyordu hanımlar.

Aralarında kırgınlıktan küskünlükten eser kalmamıştı ya en çok onun rahatlığı vardı üzerlerinde.

Malum bu kadar kadın bir araya gelince de konu bir şekilde alışverişten, kıyafetten açılıveriyordu.

"Esra okulunun açılmasına da az kaldı diyorum ki birgün tepeden tırnağa alışveriş yapalım sana."
Bahar abla edasıyla konuşup, düşünüyordu Esra'yı.

"Sorma abla okulun açılma tarihi yaklaştıkça ben bir gerilmeye başladım zaten kılık kıyafet de ayrı mevzu tabi."

Kızın çekingen ve bir o kadar gergin haline anlam veremeyen Zeliha hanım kahvesinden bir yudum alıp sordu.
"Hayırdır kuzum niye gerilecekmişsin bakayım?"

Esra'nın ağzının içinden söylendi.
"Ne bileyim işte öyle yeni çevre falan biraz heyecan yaptım sanırım."

Genç kızı oldukça iyi tanıyan Bahar lafı geçiştirdiğini farketmişti elbetteki.

"Yok yok senin derdin başka anlat bakalım Esra hanım sen öyle kolayına gerildim demezsin"

Ablasının kendisini hemen çözmüş olması karşısında rahatsızca kıpırdansada işin doğrusunu söylemek durumunda kaldı.

"Abla ben baba parasıyla zengin okullarında okuyan prenseslerden değilim sonuçta.

O gün bir sürü okul gezdik ben daha ortalama bir tanesi olsun istedim.

Benim gibi öğrencilerin de olduğu ama Yiğit Ali bey ne yaptı? Tuttu en zengin züppelerin okuluna yazdırdı beni zorla.

Neymiş eğitimi en iyi okul orasıymış!"

Okul kaydını yaptırmaya gittikleri gün aklına gelmiş olacak ki hırsla konuşuyordu Esra.

"Biliyorsun ben öyle kendimi onlarla yarıştıracağımdan değil ama şu hayatta en çok istediğim şey hukuk okumak ve tam hayallerime kavuşmuşken başka zorluklarla karşılaşmak fikrine üzülüyorum.

Neticede aynı ortamda bulunacağım birçoğuyla. Nasıl ayak uyduracağım ben o zengin bebelere?"

Genç kızın beynini meşgul eden bu düşünceler oradaki diğer beş kadını da düşündürmüştü.

Ortamın gerginliğini atmak adına neşeli olduğunu umduğu bir sesle Hafize hanım söze girdi.
"Aman kızım düşündüğün şeylere bak iki günde öğrenirsin sen onların yaşantısını. Hem neymiş canım şu etrafına bir bak Hamza beyim seni açta mı koyar açıkta mı allasen."

Bahar da tam olarak böyle düşünüyordu ama bu fikrin Esra tarafından pek de hoş karşılanacağını zannetmiyordu.

"Hafize teyze o nasıl söz öyle zaten yeterince yük oluyorum. Hem babam mı abim mi canım bu adam benim mecbur mu her şeyime koşmaya?"

Tam da Bahar'ın düşündüğü gibiydi.

"Esracığım ben senim ablanım, elbetteki senin her sıkıntınla, ihtiyacınla ilgileneceğim. Senin problemin aynı zamanda benim problemim demektir. Mahir de benim kocam olduğuna göre benim problemim de doğal olarak onun problemi oluyor.

GÜMÜŞPALAWhere stories live. Discover now