Bölüm-40

109K 6.2K 803
                                    


Keyifli okumalar ♥️

İki haftadır oldukça hareketli günler yaşanıyordu Gümüşpala ailesinde.

Oğulları minik dünyalarında yaşamaya adapte olmaya çalışırlarken Bahar da anne olmaya çabalıyordu müthiş bir istekle.

İlk zamanlar gündüzleri aşağı kattaki odada Zeliha hanım ve Hafize hanımın yardımlarıyla vakit geçirmiş geceleyin olunca da üç bebekle adeta çaresizliğin dibini sıyırıp sabahlara kadar bir gram uyku uyuyamadığı günler olmuştu.

Tüm bu ikili durum Hamza Mahir'in dayatması değilmiş gibi bir de adam için hava öyle hoştu ki nasıl olsa üç bebeğin habire karnını doyurup altını değiştiren bir Bahar vardı. On günün sonunda genç kadın bu duruma isyan etmişti ve apar topar yukarıya bebekler için güzel bir oda hazırlatılmıştı.

Bebek odası geniş bir yatak odasına açılıyordu, Hafize hanım ve Zeliha hanım gönüllü olarak kendilerine orayı dayayıp döşemişler bebeklerin bakımı için bir yaşam alanı haline getirmişlerdi bile.

Bütün gün oğlanlarla ilgilenmekten bitap düşen Bahar ise kadınların zorlamaları sayesinde geceden sütünü sağıyor birçok defa uyanmalarına artık kalkmak durumunda kalmıyordu. İşin aslı yüreği hop oturup hop kalktığı için hala çok kereler uyanıyor kadınların talimatları üzerine tıpış tıpış yatağına dönüyordu.

İçindeki bu annelik hissiyatı öyle güçlüydü ki elinden gelse tekrar içine koyup hiç çıkartmayacaktı yavrularını.

Bu süre içerisinde Gümüşpala ise mesafeli tavrını koruyordu kıza karşı. Bahar birçok defa olan biteni öğrenmeyi denemiş hiçbir netice alamamış ve en nihayetinde tüm konsantrasyonunu oğullarına yöneltmeye karar vermişti. Şuan dünya üzerinde daha önemli bir durum yoktu kız için. Yine de adamın sabah erkenden çıkıp gitmesine, ancak akşam yemeği vaktinde gelip sonrasında oğullarıyla vakit geçirip kendisini görmezden gelişine içerliyordu. Çoğu zaman çalışma odasına kapanıyor gece yarılarına kadar orada vakit geçiriyordu. Geceleyin bebekler için uyandığında ancak yanına geldiğini anlayabilmişti birçok kereler.

Bahar aslında düşünmeyi kendine yasaklamış gibi davranıyordu. Yaşadığı en büyük hayal kırıklığının doğru olmadığını öğrenmek öyle büyük bir rahatlama yaşatmıştı ki öncesinde çektiği acılar kadar bir daha canı nasıl olsa yanamazdı. Bu teselliye güvenip şimdilik sorgulamayı bırakmıştı hoş zaten Hamza Mahir ile başbaşa kalıp böyle konulardan konuşacak bir ortamları da oluşmuyordu. Adam özellikle izin vermiyor gibiydi.

Diğer taraftan evin içi bir hayli kalabalık olduğu için günlerin nasıl akıp gittiğini de açıkçası pek takip edemiyordu Bahar. Hem evin hanımı hem de anne olmanın telaşıyla soluksuz geçiyordu zaman.

Bugün de her zaman olduğu gibi yine Hamza Mahir oğullarını öpüp koklamış erkenden çıkmıştı. Önceden olsa Bahar'ı mutlaka kaldırır kendisini kapıya kadar geçirmesini isterdi.

Tabii boynuna sokulup kokusunu sanki tüm gün yetmesi için depoluyormuş gibi içine çekerek uzun uzun öper öyle giderdi, oraya hiç değinmiyordu bile genç kadın.

Şu anki durumları ise eğer Bahar kendisi giderken uyanıksa bir şey isteyip istemediğini sorması ve bir durum olursa aramasını tembih etmesinden öteye geçmiyordu.

Adamın yüzüne karşı soğuk davransada bu halleri karşısında içi yanıyordu Bahar'ın.

Evet Hamza Mahir eskiden de despot, hükmetme isteğiyle dolu, aksi bir adamdı fakat bu hali normal gelmiyordu genç kıza. Her ne olursa olsun bir yasak koyar, ters bir laf eder iyi yada kötü bir şekilde iletişime geçerdi kendisiyle ama şuan yalnızca üzerine düşen görevleri bir robot edasıyla gerçekleştiriyor devamında bir tepki vermiyordu.

GÜMÜŞPALAWhere stories live. Discover now