-22-

9.3K 454 92
                                    

"Arya ! Nereye ?" Oturduğumuz masadan yavaşça kalkıp tuvalete gideceğim sırada Aytaç'ın seslenmesiyle ona döndüm.

"Tuvalete gidiyorum. Gelmek ister misin ?" Baygın bakışlarla ona bakarken şaka yaptığımı sanıp güldü ama sorun şu ki şaka yapmıyordum. Laf çarpıtıyordum.

Derin bir nefes alıp, sandalyemin arkasına astığım çantamı alarak tuvalete adımladım.

Aytaç, Diğerleri'ne kendimi kabul ettirmek ve onlardan biri olduğumu göstermek amacıyla Kuyu'ya gelmemi söylemişti. Benim de işime gelince, ananem uyuduktan sonra evden sıvışıp gelmiştim.

Meloş, kullandığı ilaçlardan dolayı baya derin uyuyordu da.

Kuyu'da ki insanlar açıkçası beni biraz korkutuyorlardı. Hiçbiriyle yakın olmak istemiyordum ama aynı zamanda da bana güvensinler istiyordum çünkü buna ihtiyacım vardı. Bu yüzden evden kaçıp buraya gelmiştim fakat sanırım alkolü biraz fazla kaçırmış olmalıyım ki biraz, çok çok az çakır keyif olmuştum.

Hafif sallanan vücudum ve bulanık zihnim ile tuvaleti bulup içeri girerken boş olmasıyla rahatça sırtımı kapıya yasladım.

Kuyu, sakin bir kafeydi. Arka fonda hafif bir şarkı çalıyor ve insanlar muhabbet ediyordu. Gürültülü müzik, dans eden arizona kertenkeleleri ve içki ısmarlamakta ısrarcı kekolar yoktu. Basit bir dart oyunu ve onun çevresinde eğlenen gençlerden ibaret bir yerdi. Tabi bu gençlerin çocuğunun saçları renkli, yüzleri demirli ve vücutları boyalıydı.

Tipik metalci, asi tayfa.

Sırtımı yavaşça yasladığım kapıdan çekip, muslukların oraya yöneldim. Eve ayık bir şekilde gitmeliydim. Neyime güvenip içmiştim bilmiyorum ama eve ayık bir şekilde gitmem şarttı.

Çantamın zincirini çaprazlama geçirip, musluğa doğru eğiliceğim sırada gelen mesaj sesiyle bakışlarım çantama kaydı.

Ayşecik'ten mesaj gelmediğini biliyordum. Onu engellemiştim ama yine de umut fakirin ekmeğiydi değil mi ?

Şu an tam bir salak gibi göründüğümün farkındayım.

O çocuğu engelleyen sendin aptal dediğinizi de duyar gibiyim ama inanın elim sürekli engeli kaldırmak için telefona gitmişti fakat bana bencil dediğini hatırladığım her an vazgeçmiştim.

Ben bencil değildim. Ben hayatımı hep birileri için yaşamıştım ve bencil kalıbını üzerime lak diye yapıştılması canımı yakmıştı. İnsanların bilemediği şeyler hakkında bu kadar kolay yorum yapabilmesi sinirimi bozuyordu.

Bir anlık öfkeyle mi yoksa çakır keyif halim mi üç gündür yapamadığım şeyi bana yaptırdı bilmiyorum ama birden kendimi yere oturmuş Ayşecik'e mesaj yazarken buldum.

Arya Çınar : Bana bencil diymezsin

Arya Çınar : Ben becil değilim

Arya Çınar : Ben hep sebdikleirmi düşündm

Arya Çınar : Tüm hayarım boyunca Baran üülmesin, Yiğit kıxmasın, yengem kırılmasın, ananem kötü hissetmedin ve dayım kendini suölamasın diye ailemin acısını içime attım

Arya Çınar : Hayatımda ilk defa kendi bildiğim yoldan yürüyorum

Arya Çınar : İlk defa hesap vermiyorum

Arya Çınar : Bunun tehlikeli odluğunu bilmiyor müym sanıtorsun ?

Arya Çınar : Aptal değilim her şeyi biliyorum

Organize İşlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin