-42-

10.5K 459 49
                                    

Murat Abi'nin elime tutuşturduğu bezle barın arkasında makineden çıkardığım bardakları silip yerlerine yerleştirirken henüz kapalı olan Vadi'de bu gece ki barmen çıraklığı görevi bana kalmıştı çünkü abim, beni gözünün önünde tutmakta kararlıydı.

Hırsla elimdeki son bardağı da yerine koyduktan sonra bezi gelişi güzel bir şekilde omuzumun üstüne attım ve tezgahın arkasında içecekleri hazırladığımız yeri son bir kez süzdüm.

Gayet topluydu.

Öğlen birden beri burdaydım ve Murat Abi bana tam üç saat boyunca hiç istemediğim halde barmenlik dersi vermişti. Eğer Vadi'nin Çocukları'ndan biri olucaksam, özellikle de Baran'ın kardeşi kategorisindeysem yapmak zorundaymışım.

Peh !

Saat akşam üzeri altıyı gösterirken ben artık yorgunlukla kollarımı tezgaha yasladım ve dikkatimi etrafa verdim.

Vadi'de, benim durduğum barın tam görüş alanında çok güzel bir sahne vardı. Sahnede bulunan küçük Dj kabini ve enstrümanlar burada canlı müziğin olduğunu gösteriyordu.

"Oğlum, kaç gecedir kızlar soruyor. Ne zaman sahnelere dönüceksin ?" Her zaman ki deri koltuklarda oturan abim ve arkadaşlarının tayfasının sesiyle etrafı incelemeyi kesip onlara döndüm.

Artık tamamen tanıdığım Selim, yanında oturan Yekta'ya muzip bir surat ifadesiyle bakarken masada oluşan hareketlilikle "kızların sorduğu" kişini Yekta olduğunu anladım.

Tüm masa gülüşüp, Yekta'ya bir şeyler derken benden habersiz havalanan kaşlarım ile O'nu izliyordum.

Burda şarkı söylediğini bilmiyordum.

Hem de bu kadar hayranı olduğunu.

Aslında onun hakkında bilmediğim çok şey vardı ve öğrenmek istiyordum fakat Baran yüzünden biraz çekiniyordum. Bana karşı aşırı korumacıydı ve Yekta onun en yakın arkadaşıydı. Nasıl bir tepki verir kestiremiyordum.

Sevdiğim adamın, onun güvendiği birisi olmasına sevinir miydi yoksa bunu bir ihanet olarak mı görürdü hiçbir fikrim yoktu.

"Aslında bu gece söylemeyi düşünüyorum." Yekta ile bakışlarımız kısa bir an için birleşince bana meydan okuyan bir tavır takındığını hissettim. Eğer sırf bunu, bana gıcıklık olsun diye yapıyorsa elimden çekeceği vardı.

"Arya ! Neden abime öldürücek gibi bakıyorsun ?" Bir anda burnumun ucunda biten Işıl ile korkuyla geri çekilirken, yanında duran sevgilisi yani canım kuzenimin şüpheli bakışlarını üzerime çektim.

Bu ikisi sabah, kıskanç abi faktöründen kaçmak için arka kapıyı kullanmış sonra da bir daha gözükmemişlerdi. Aslında beni yalnız bıraktıkları için büyük mevzu çıkarmalıydım fakat Yiğit şu aralar bana karşı vicdan yapıp çok iyi davrandığı için zorlamıyordum.

"Sadece abine değil, o masada ki herkese öyle bakıyorum ! Sabahtan beri sürekli bir şeyler içiyorlar ve bil bakalım kim barmen çıraklığı yapıyor ? Aaa benmişim !" Öfkeyle omuzumda duran bezi alıp, temiz tezgahı tekrar silerken yan gözle Yekta'ya baktım.

Bu gece şarkı söylemeyi planlıyor demek !

Tam da kızlar onu sormaya başlamışken...

"Sen çok yorulmuşsun bugün belli. Gel bakalım fıstık, otur şöyle. Ben Yasemin Ablaya söyleyeyim atıştırmalık bir şeyler hazırlasın." Yiğit beni Işıl'ın yanına, yüksek bar taburelerinden birine oturup barın küçük mutfağını çekip çeviren ablanın yanına giderken arkasından bir süre baktım ve mutfağa girer girmez Işıl'a döndüm.

Organize İşlerWhere stories live. Discover now