Bölüm 14: O özel biri

325 41 138
                                    

"Tamam cevap ?" Dediğinde ona baktım. O ciddiydi. Çok ciddiydi. Beni istiyordu. Yani YG'ye istiyordu.

"Biraz zaman versen"

"Jennie beş dakika oldu. Normalde birine teklif edeceksem 30 saniye veriyorum. Kabul etti etti, etmedi teklif bir daha geçerli olmaz." Dediğinde huzursuzca kıpırdandım. Yani şimdi kabul etmezsem bir daha YG'nin kapısından geçemezdim.

"Bir kaç bir şey sormama izin ver ?" Dediğimde ofladı.

"Sor"

"Aşağı kata inmek yasak mı ?"

"Evet"

"Peki ben ?"

"Diğerleri için geçerli olan her şey senin için de geçerli. Dün seni Seunghyun'un yolladığını biliyorum. Ayrıca bunun için tartışacak durumda değildim"

"Nereden biliyordun ? "

"Çünkü aşağı bir kat olduğunu bile bilmiyordun" dedi ve doğru dedi. Bilmiyordum ama garip olanı onun bunu fark etmesindeydi.

"Peki neden ben ? Yani neden beni davet ediyorsun ?"

"Kendimce sebeplerim var diyelim" dediğinde kafa salladım. Israr etsem bile söylemeyecekti bu yüzden kendimi zorlamama gerek yoktu.

"Şimdi cevap ?" Dedi. Tamam YG'ye girmek istiyordum ama bu işin içinden bir şey çıkacağı belliydi.

"Sen bilirsin" dedi masadan kalkarken. Hızla koluna yapıştım.

"Tamam. Tamam kabul ediyorum" dediğimde sadece kafa salladı. Onunla beraber bende ayağa kalktım.

"Peki kaç kişiye teklif ettin ? YG'ye girmesi için"

"Kimseye"

"Ne ? Ama daha demin 30 saniye verdiğini söyledin!"

"O gelecekte edersem diyeydi. Bunu düşündüm. Birinin bana cevap vermesi için en fazla 30 saniye bekleyebilirim" dediğinde kaşlarımı çattım. Bu adam cidden garipti.

"Belki anlamadın ama sabırsız biriyim" dediğinde alayla güldüm. Bir dakika ben şimdi Jiyong tarafından YG'ye davet edilen ilk kişiydim ve kabul etmiştim. Kapıya doğru ilerlerken onu tuttum.

"Bu...motte olayını" dedim sakince. Yüzüme bakıp devam etmemi bekledi. "Söyleyecek misin ?"

"Hayır. Bu ikimiz arasında kalacak bir süre. Sadece sen ve ben bileceğiz" dediğinde hızla kafa salladım. Bu zaten unutmak istediğim bir şeydi. Kolunu benden çekti ve kapıyı açıp geçmemi bekledi. Önden ilerledim. Herkes salonda bizi oturuyordu. Jiyong omzumu tutup beni u koltuğun önüne çekti.

"Evet. Bayanlar ve baylar size YG'nin en yeni üyesini tanıtayım. İsmin neydi canım ?" Dedi alayla. Sinirle gözlerimi ona diktiğimde güldü. Baya baya keyfi yerindeydi bunun. Arkasından kesin bir bok çıkacaktı.

"Şaka şaka. Kim Jennie. Tanışın kaynaşın" dediğinde herkes boş boş bize bakıyordu. Burada dikilmek garip olduğu için elimi kaldırıp salladım.

"Merhaba" dediğimde Jiyong omzumu bıraktı. İlk harekete geçen Rose oldu. Gelip bana sarıldı.

"Kabul edilmene sevindim" dediğinde zorla gülümsedim. Aslında beni kabul ettiğimi söylemek istedim ama susmak daha iyiydi.

"Bu da ne oluyor Jiyong ?" Dedi biri. Bakışlarım rastalı saçları olan esmer adama kaydı.

"Youngbae dedim ya yeni üyemiz"

"Bir odamız bile yok oppa. Ayrıca yeni bir üyeye ihtiyacımız yok demiştin"

"Peki ne zamandır sen beni sorguluyorsun Lisa ? Yer değiştirelim mi ?" Dedi Jiyong soğuk bir sesle. Tamam iki gramlık neşesinden artık eser yoktu.

OTHER SIDEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin