Bölüm 36: Daha iyisini bulacağım

294 44 118
                                    

Müzik devam etse de şarkı söylemeyi kesmişti. Onun olduğu tarafa bakmadım. Jiyong'da bakmadı. Birbirimize bakıyorduk. Aniden omzuna koyduğum el itildi ve Yoona kolumu tutup çekti.

"Kafayı mi yedin ?" Diye bağırdığında bardaki herkes bize döndü. Lisa'nın ayağa fırladığını gördüm ama boşta olan elimi kaldırıp onu durdurdum.

"Bırak" dedim elimi çekmeye çalışırken.

"Seni sürtük sen daha akıllanmadın dimi ?" Dedi ve bir eliyle saçımı tuttu. Göz devirdim ve kolumu hızla çekip bırakmasını sağladım ve bileğini yakaladım. Bileğini ters döndürünce acıyla bağırdı. Saçımı bıraktı bana sırtını dönmek zorunda kaldı. Dizinin arkasına vurup diz üstü düşmesini sağladım ve saçını çekip kafasını geri yatırdım

"Bana bulaşma yoksa tüm geçmişimi sikerim senin" dedim sinirle. O ise kızgın gözlerini yüzüme çevirdi.

"Seni geberteceğim!"

"Bunu diyen kimse başarılı olamadı. Bu yüzden bol şans sürtü-"

"Jennie!" Diye bağırdı Jiyong. Ona sırtım dönüktü. Bu yüzden göz devirdim. Yoona'yı bıraksam da Jiyong'a dönmeden önce sırtına son bir tekme atıp yüz üstü düşmesini sağladım.Yüzümde bir gülümsemeyle Jiyong'a döndüm.

"Efendim...oppa" dedim sevimli olmayı umarak. Yoona yerdeyken oppa dememe küfür edince gülümsemem daha da büyüdü. Bizim masadaki herkes ayağa kalkmıştı bile. Bakışlarımı sinirle bana bakan Jiyong'a çevirdim.

"Dışarı. Hemen!" Dedi ve beni beklemeden barın çıkışına ilerledi. Masadaki çantamı almak için masaya yanaştım.

"Ceza alırsam hep birlikte yaparız. Haberiniz olsun sonra demedi demeyin" Dediğim de bizim kızlar gülerek beni alkışladı. Çıkmadan önce Chaerin unnieye baktım. Yüzündeki gülümseme buna değerdi. Göz kırptım ve çıkışa ilerledim. Jiyong beni arabada bekliyordu. Sessizce arabaya bindim.

"Opp-"

"Lânet olası ismim Jiyong ve sen bana Jiyong dersin!"

"Ama diğer kızlar oppa diyor. Sorun etmiyorsun"

"Sen o kızlar değilsin" diye bağırdı. Doğru değildim. Beni hala YG'den görmüyordu. Araba Hanbin'in mekanında durduğunda sinirle arabadan indim. Kapıyı vurarak kapatırken oda indi ve bana ters bir bakış atıp Hanbin'in dükkanını yanındaki merdivenlerden çıkmaya başladı. Peşinden çıkarken ayaklarımı sertçe basamaklara vuruyordum. Aniden durduğunda kafam sırtına çarptı.

"Şunu kes" dedi sadece ve çıkmaya devam etti. Göz devirip ayaklarımı vura vura çıkmaya devam ettim. Kapıyı açtı ve içeri girdi.

"Burası neresi ?"

"Sanane"

"O zaman niye geldik ?" Diye söylendim. İçeride çift kişilik bir yatak vardı. İki kişilik eski bir koltuk, önümde minik bir televizyon ve rafları dolu bir kitaplık vardı. Küçüktü.

"Çünkü sokakta seni azarlamak reklam olur"

"Azarlanacak bir şey yapmadım!" Dedim arkamdan kapıyı kapatırken.

"Yoona'ya yaptığı-"

"Hadi ama Jiyong. Chaerin o gün haklıymış. Sen gerçekten de ona karşı zayıfsın dimi ?" Dediğimde beni hızla itti. Bir iki adım gerilerken yüzüne baktım.

"O sesini kes!"

"Kesmeyeceğim" diye bağırdım sinirle. Cidden sabrımı taşırmıştı. Ne Yoona'ydı anasını satayım. Chaerin'e yaptıklarından sonra nasıl hala böyle kör kalabilirdi.

OTHER SIDEWhere stories live. Discover now