Bölüm 50: En azından kız kesme

296 41 115
                                    

Arabada evi izliyorduk. Bizim evimizin 2 katıydı ve kocaman bir bahçesi vardı.

"Seungh kardeşler kameraları halledecek"

"Hı hı"

"Diğerleri de bahçedeki adamları halledecek"

"Hı hı"

"Seninle ben de gidip çocuğu alacağız. 21 yaşında. Odası yukarıda, 2 katta."

"Hı hı" dedim. Torpidoya uzandı ve iki tane siyah maske çıkardı. Birini kucağıma bıraktı.

"Maskeyi tak. Kimseyi öldürmemeyi deneyeceğiz. Bu yüzden sakla yüzünü" dediğinde kafa salladım ve dediğini yaptım. Bana doğru döndü ve askılımın ipini tutup yukarı çekti.

"Dövmeni de sakla. Seni dövmenden bulabilirler" dedi. Eli omzumdaki askı da kaldı.

"Tamam" diye fısıldadım kafamı dışarı çevirirken. Parmağını askımın ipine doladı.

"Jennie sorun ne ?"

"Sorun alan yok. Planı anladım. Çocuğu al çıkar" diye geveledim sessizce. Kafasını iki yana salladı.

"Bir sorun olduğu belli"

"Sanane ki. Sorun varsa var. Ben kendi içimde bunu çözebilirim. Emin ol bu işte çok iyiyim" dediğimde göz devirdi.

"Sorun Yoona mı ?"

"Evet...hayır. Cidden hayır"

"Sen ona kızdın"

"Ona falan kızmadım"

"Belli ona kızmışsın"

"Sana kızdım Jiyong. Bunun onunla alakası yok! Sadece sana kızgınım"

"Ben ne yaptın ?"

"Salak gibi o kız da tutuklu kalmışsın! Hadi ama yüzük mü ? Karşısına geçip suratına sana aşığım diye bağırsa daha iyiydi. Senin havalı olduğunu düşünürdüm. Sen ise bir ezik gibi davranıyorsun."

"Ona aşık falan değili-"

"1 dakika sonra ön kapı açılacak" telsiz onun lafını böldüğün de ikimizin arasındaki telsize baktık ikimizde.

"Bunu akşam konuşalım" dedi ve arabadan indi. Göz devirip bende indim ve peşine takıldım. Ön kapıya ilerledik. Kapı sessizce açıldı. Sonuna kadar açılmasını beklerken Jiyong silahını çıkardı.

"Benden uzaklaşma." Dedi ve içeri girdi. Hemen peşinden ilerledim. Uzun yolda ilerledik. Her yandan gürültü geliyordu ama hiç kimse yoktu. Ekip cidden korumaları hallediyor olmalıydı çünkü Jiyong aşırı rahattı. Sanki sokakta yürüyordu.

"Sanki biraz heyecanlı olsan ya"

"Bunu bin kez yaptım" dediğinde kafa salladım. Evin önünde kulaklığı dinleyen iki adam vardı.

"Ellerinizi kaldır" dedi Jiyong silahı onlara doğrulturken. Adamların ikisi de silahına dayandı.

"Hayır..hayır! Bunu yaparsanız sizi vurmak zorunda kalırım!" Dedi alayla. Cidden şuan bile bunu yapacak mıydı?

"Silahını indir" dedi adamlardan biri. Jiyong kenarları bir saksıya ateş ettiğinde ikisi de silahını bıraktı.

"Şimdi kendinizi birbirinize kelepçeleyin. Hemen!" Dediğinde adamlardan biri kelepçesini çıkardı ve ikisinin koluna geçirdi.

"Sende kelepçeni kıza at" dediğinde kafasıyla beni gösterdi.  Adam kemerindeki kelepçeyi bana attı.

"Onları şu demire kelepçele" dediğinde onu dinledim. Ben onları kelepçediğim gibi yanlarından uzaklaşınca Jiyong silahını indirdi. Eve doğru ilerledi. Bana kapıyı araladı ve geçmemi bekledim.

OTHER SIDEDonde viven las historias. Descúbrelo ahora