16.Bölüm: Yıldızlar

429 278 103
                                    

Bölüm şarkıları:♪ Çağan Şengül & Yasir Miy & Lalfizu - Yıldızlara

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Bölüm şarkıları:
♪ Çağan Şengül & Yasir Miy & Lalfizu - Yıldızlara

***

Arabaya binip ara sokaktan çıkalı üç dakika olmuştu, sakince ilerliyorduk. İçimde karmakarışık bir huzur vardı. Sanki vücudumu ele geçiren siyahların arasından bir beyaz belirmişti. Yayılmak isteyen ama bir o kadar da çekingen bir beyazdı bu. Yol veriyordum ona varsın yayılsın içimde. Tüm siyahları bir bir beyaza çevirsin diye. Ama unutuyordum yine griyi. Gri benim gerçeklerimdi ve gerçekleri görmezden gelmek, unutmak ne derece hassas bir durum bilir misiniz?

Cidden unutmuş muydum, yoksa bir oyun mu oynuyordum aklıma ve kalbime bilmiyordum. Eğer ciddi ise bir yerlerde yanlış giden durumlar var demekti. Ama bu bir oyunsa saçma olmasının yanı sıra, kendimi kandırdığım da net bir şekilde ortadaydı. Oyundu, tamamıyla ve tüm saflığıyla. Bir an önce durdurmam gereken bir oyundu hem de. Bir sonraki seviyeyi görebilmek umrumda değildi, sadece çıkmalıydım artık. Kulaklıklarımı çıkarıp gerçekleri duymalıydım, gözlerimin perdelerini aralamalı ve olan biteni görmeliydim. Çünkü bir tek ben harekete geçersem çözülecek şeylerdi bunlar. Olamaz mıydı, siyahlar veya beyazlar buna izin vermez miydi?

"Ne düşünüyorsun yine?" Ozan'ın ani sorusunu duysam da algılayamamıştım.

"Dilara?" kafamı ona çevirip bol gözlerle baktığımda sessizliğimi korumuştum. Bunun üzerine Ozan yine sesini çıkarmıştı.

"Dalmışsın yine, ne düşünüyorsun?" yolda olan gözlerini on saniyede bir bana çeviriyordu.

"Önemli bir şey değil." diye kaşlarımı kıstım ve tekrar ana odaklanmaya çalıştım. Yüzümde hafif bir tebessüm vardı.

"Önemli değilse düşünme o zaman. Ne diye sus pus oturup dalgın dalgın bakıyorsun etrafa." cevap vermek veya yüzüne bakmak istemedim. Çünkü dediklerini tam olarak anlayabilmiş değildim. Algılarımı yol başından beri dış dünyaya kapatmıştım. Yapabildiğim tek şey gülümsemekti.

"Cevap da vermiyorsun öyle mi? " az önceki ses tonuna nazaran bu sözleri pes eder bir tavırla söylemişti.

"Sadece... Bilmiyorum işte, bugün garip bir gündü galiba o yüzden sürekli dalıyorum." hala yüzüne bakmıyordum.

"Bu garip günü güzel bitirelim mi o zaman?" derince aldığı nefesi geri verdi ve sağa sinyal vererek kırmızı ışıkta durdu. Kafamı bir anda ona çevirip şaşkın şaşkın baktım. Hafif bir tebessüm etti.

"Cevap alamadım ama bu bakışı evet olarak kabul ediyorum." dedi sarı ışıkta vitesi ayarlarken. Benim için fark etmeyecek bir durumdu fakat annemlere haber vermediğimizi ve endişelenebileceklerini düşünmüştüm.

MOR MENEKŞEWhere stories live. Discover now