70. Bölüm: Kız Kulesi ve Galata

90 64 198
                                    

Bölüm şarkıları:
♪ Eren Türk ~ Seyir
♪ Sezen Aksu ~ Belalım

Bölüm şarkıları:♪ Eren Türk ~ Seyir♪ Sezen Aksu ~ Belalım

Hoppla! Dieses Bild entspricht nicht unseren inhaltlichen Richtlinien. Um mit dem Veröffentlichen fortfahren zu können, entferne es bitte oder lade ein anderes Bild hoch.

"Tarih, onların imkansız aşkını yazmıştı sayfalarca. Galata'nın her gün batımında Kız Kulesi'ne aşık oluşu ve Kız Kulesi'nin Galata'nın asilliğine hayran kalışı... Aralarındaki mesafenin ise onların dimdik sırtları arasında kalıp asla yok olmayışı..."

***

Dalga dalga göğsüme vurduğum, öfke dolu şehirlerde bulduğum, yerin ve göğün yerine diye diye sınırlarına vardığım sensin. Asırlara sığdıramayacağım anları tek bir kalpte bulduğum da sensin. Sensin, varsın sen ol, varsın biz olalım. O geceki yorganın beni sarmaladığı gibi senin beni sarmaladığın gecelerin hatrına hep biz kalalım.

Anımsar mısın bilmem Deniz. Bu satırları okuduğunda hayatın hangi dikenli yolunda olacağımızı tahmin edemezken şimdi hatırlatacağım sana. Yerçekimli Karanfil, demiştin. Bir buket karanfili bırakıp gitmiştin. Beni mor çiçeğe sakladığın gibi, tüm engelleri yerçekimli bir karanfile saklayıp gitmiştin. Bana maviye dönmemi hatırlattığın sayfalarda kendimi kaybetmiştim. Ama ben bunu yapmayacağım sana. Birimiz kaybolmuşken, dip olmuşken, hiçe bürünmüşken, senin de kaybolmana müsaade etmeyeceğim. Bir yolda kaybolursan da bir kenarda duran mor çiçekler sana evinin yolunu gösterecektir. Rahat ol sevgilim, sebepsizce ağlamalarının tek sebebi mutluluğun olsun.

Mutluluğunuz olsun.

Kaçan trenimin sıcak raylarının ardında bakakalan bedenleriniz olsun.

Tik, tik, tik...

***

Yan koltuğuma koyup üzerine kemer bağladığım buket ile birlikte navigasyondaki komutlara göre yolumu bulmaya çalışıyordum. Hava oldukça soğuktu. Üzerimdeki haki yeşili kazak boynuma kadar uzanırken altımdaki krem renkli kumaş pantolon beni sıcak tutmaya şimdilik yetiyor gidiydi. Fakat yine de emin olamayıp yanıma en kalın ve uzun kabanımı almıştım. Yol boyunca oldukça sıcak ayarda çalıştırdığım klima ise beni mayıştırmış gibiydi.

Burak İtalya'ya gideli tam dört gün olmuştu. Talihi ve başarısının onu çok yükseklerde parlatacağından emindim. Daha şimdiden kendini fazlasıyla kaptırmıştı işine. Ben de onun asistanlığını şimdiden özlemiştim. Tabii onu benden başka özleyen biri daha vardı. Şirketin hemen yanında açılan yeni kafenin sahibi olan kızın, dört sabahtır ona uğrayıp özel tarif kahveyi almamla dikkatini çekmiştim. Ya da ben öyle zannediyordum. Burak belki de çoktan beni ona tanıtmıştı. Her sabah bana o kahveden ısmarlama sözünü ise sadece birkaç günlüğüne yapabilmişti. Şimdi ise verilen bu sözü kendi kendime yerine getiriyordum.

Navigasyonun varış noktasına geldiğimi işaret etmesiyle birlikte ön cama biraz daha yaklaşıp geldiğim yeri incelemeye başlamıştım. Oldukça yüksek ve görkemli bir iş yeriydi. Sade ve asil bir şekilde dizayn edilmiş binanın dışını incelerken gözlerim 'Yelkenci Holding' yazını görünce yüzümde bir gurur gülümsemesi oluşmuştu.

MOR MENEKŞEWo Geschichten leben. Entdecke jetzt