14. Bölüm: CAN BORCU

2.9K 138 28
                                    

"Gevşek"

Emir Karahan'ın bakışları beni buldu. Göz devirip kafamı ne var? Der gibi salladım. Aklıma gelen şey ile hızla kafama vurdum.

"Annem beni on iki yaşındayken mimarlık kursuna göndermişti! Çağır şunu!" Diye çemkirdim.

Yüzünü buruşturup güldü ve kafasını iki yana salladı. "Ne kadar süre gittin kursa?"

"İki ay" dedim, gururlanarak.

Büyük bir kahkaha patlattı. Şaşkınca ona bakıyordum. Emir Karahan kahkaha attı?! Karahan kahkaha attı?! Kahkahasını beş saniye sonra kesip boğazını temizledi.

"Sen kahkaha mı attın?" Dedim, şaşkınca.

Bakışları dosyaya kaydı. "Her insan gibi"

Kaşlarım havalanırken dudaklarım hayretle büzüldü. "Kahkaha attın da," ona doğru eğildim. "Komik olan neydi?"

"İki ay gittiğine göre, baya bir şey öğrenmiş olman lazım," dedi, ciddiyetle. "Biraz bahsetmek ister misin?"

Dikleştim ve karşısındaki sandalyeye oturdum. "Fazlasıyla gereksiz bir şey diye düşünüyorum. Beynim de taşıyamadı zaten." Üstten bana bir bakış attı. "Aa yok!" Dedim, kendimi daha iyi ifade ederek. "Bu mesleği yapanlara saygım sonsuz"

Önündeki dosyalara yoğunlaştı. Ayağa kalkıp odada dolanmaya başladım. Telefon melodimle cebimden çıkarıp ekrana baktım. Nil. Ben Nil'in numarasını ne zaman kaydetmiştim?

"Açacak mısın?"

Bakışlarımı isyan eden sesin sahibine çevirdim. "Kardeşin neden beni arıyor?"

Derin bir nefes çekip kafasını salladı. Göz devirip telefonu açtım. "Nil?"

"Sena, neredesin?" Dedi.

"Holdingde" dedim. Birkaç saniye ses gelmedi. Derin nefes alışverişlerini duyabiliyordum. Bakışlarım Emir Karahan'a çarpınca, çatık kaşlarıyla bana bakıyordu.

"Abim yanında yani?" Dedi.

Sanırım çikolata yemek istiyor ve bunu bana danışmak istemişti. "Evet" dedim.

"Sena..." sesi titremişti. Ağlıyor muydu?

"N'oluyor Nil?" Dedim, dedim arkamı dönüp kısık çıkarttığım sesimle.

"On dakika sonra öleceğim..." dedi, korkuyla.

Hızla odadan çıkıp merdivenlere yöneldim. Neden asansör değil de merdiven? Bunu bilmiyordum.

"Sena?!"

Arkamdan bağıran Emir Karahan'ı umursamadan hızla merdivenleri indim. Asansöre git Sena! Bu merdivenler bitmez. İç sesime hak verip kaçıncı katta olduğumu bilmeden asansörü aradım ve bulduğumda hızla tuşlara bastım. Telefonu hızla kapatınca Emir Karahan koluma yapıştı.

"Nil'in eski sevgilisi kim?" Dudaklarımdan dökülen soruyla kaşları çatıldı. "Nerededir şu an?!"

Asansör açılınca üç kişi vardı içindi. "Çık!" Diye kükredi. Asansördekiler korkuya çıkınca hızla asansöre bindim. Tuşlara sertçe bastı.

GEÇMİŞİN İZİ Where stories live. Discover now