GEÇMİŞİN İZİ

79. Bölüm: SEN BANA AİTSİN

Güldü. "Teşekkür ederim. Bugünü kocanla mı geçireceksin yoksa gelecek misin?"

Merdivenlerden inen Emir'e baktım. "Bugün kocamla kahvaltıya çıkacağım."

Bakışlarını bana çevirdi. Göz atlarındaki yorgunluğa rağmen kara gözleri parlamıştı. Bakışları dudaklarıma kayınca kaşları çatıldı. Bana yaklaştı.

"Ah evet tabii ki. Seni anlıyorum Nora. İnandırmak, oyun, evcilik..." dedi Taylor. "Sana kolay gelsin. Kendini fazla kaptırma evciliğe."

Telefonu suratına kapatıp viskiyi kafama diktim. Yanımda dikilen Emir'e dönüp hayırdır der gibi göz kırptım. Bakışları dudaklarımdaydı. Elini yanağıma yaslayacakken kafamı geri çektim.

"N'oldu dudaklarına? "Elini yanağıma yasladı. Yanağımı alan elektriklenmeyi es geçemezdim sanırım. Gözlerime baktı ve hafifçe eğildi.

"Sana ne." Dedim, dişlerimin arasından. Bileğini tutup çevirdim. "Elini de kolunu da sikerim."

Yüzü buruşurken kolunu iterek bıraktım. "Kahvaltıya mı çıkıyoruz?" Dedi.

"Evet," dedim ve ayaklanıp evden çıktım. Emir de arkamdan çıktı.

Motoruma ilerleyecekken konuştu. "Yani sen bilirsin ama, şimdi biz mutlu bir çiftiz ya, sen motorla ben arabayla olmaz."

Derin bir nefes alıp arabasına ilerledim ve bindim. O da çok geçmeden bindi ve arabayı çalıştırdı. Arabasındaki kokuyu sessizce ciğerlerime doldurdum. Camım yarıya kadar açılınca ona baktım, ona baktığımı anladığında bana baktı.

"N'oldu?" Dedi, merakla.

"Ebenin büzü oldu."

Kaşları hafifçe çatılırken camı tam kapattım.

"Kemerini bağla istersen." Dedi.

"İstesem bağlarım değil mi?" Dedim, ters tavrımla. Kafasını salladı. "Demek ki istemiyorum."

Dakikalar içinde mekana giriş yapmıştık. Garson masayı kahvaltılıklarla doldururken camdan etrafa baktım. "Nasıl ortadan kayboldun?" Ona baktım. "Dayın sağladı ama nasıl?"

Arkama yaslanıp bir sigara yaktım. "Kahvaltı yapmadan alkol alıyorsun, sigara kullanıyorsun." Kafasını hafifçe iki yana salladı. "Kendine zarar veriyorsun."

"E bir sana özel değil ya. Bana sadece sen zarar veremezsin yani." Dedim, ifadesizce.

Sessiz kalmıştı. Bakışları dudaklarımdaydı. "Dudaklarına ne oldu?"

"Sana ne." Dedim, ciddiyetle. "Sana ne amına koyayım sana ne?"

Sabır çekince göz devirdim. Kahvaltı gelene kadar sigaramı bitirmiştim. Sessiz geçen kahvaltımızın ardından otele geçmiştik.

"Nora Nora Nora!" Hızla içeriye koşarak giren Anna'ya baktım. Nefes nefese koluma yapışınca kaşlarım çatıldı.

"N'oldu?" Sesim telaşlı çıkmıştı. "Nedir bu halin?"

Hızlı nefes alışverişleri arasında Emir'e bakıp kocaman gülümsedi. "Merhaba," gözleri parlıyordu Anna'nın.

"Merhaba." Dedi Emir, içtenlikle.