83. Bölüm: EVİNİN SANA İHTİYACI VAR

962 57 110
                                    


🤍
N. D.

Güneş doğana dek Nil'in yatağında uzanmıştım. O uyurken karnını okşayıp tebessüm etmiştim. Umarım her şey onun için çok güzel olurdu... Bir kere mükemmel bir yengesi vardı! Şanslı bir fasulyeydi o.

SİKTİR!

Ne yengesi be?!

"Hay sikeyim seni Nora..." diye mırıldandım ve kulağımda çalan şarkıya küfürüm ile eşlik ettim.

Sabah koşuya çıkmıştım ve yaklaşık üç saattir koşuyordum. Bugün bir ihaneti daha kaldıracaktık! Artık yeterdi. Sırlar çoktu ve sırlar yavaş yavaş dökülüyordu etrafa.

Yanıma koşarak yaklaşan Altay'a baktım. Takım elbiseyle koşmak gerçekten zor olmalıydı. "Günaydın savcı." Dedi, nefes nefese.

"Günaydın." Sesim onunkine nazaran soğuktu.

"Son saatlerimde biraz konuşmak istedim. Müsade var mı?"

Kafamı sallayıp yavaşladım ve suyumdan bir yudum içip banka oturdum. Ormanın eşsiz kokusunu solarken nefes alışverişlerimi düzene sokmaya çalışıyordum. "Önceki gibi uzun uzun konuşacaksan seni dinlemeye halim yok." Dedim, kulaklıklarımı çıkarıp kutusuna koyarak.

"Yok ya benim de halim yok zaten." Dedi. Sessiz kaldı bir süre. "Ya beni öldürür ya da dünyanın öbür ucuna gönderip bir da benimle konuşmaz ve beni siler." Tebessüm ediyordu ama yüzünde yıkık dökük bir ifade vardı. "Ona kızgınsın biliyorum ama yanında ol. Sana ihtiyacı var."

"Bu şey değil mi ya? Bir arkadaşın en yakın arkadaşı kankasının sevgilisine mesaj atıp 'o çok üzüldü, lütfen sen onu üzme' der ya."

Söylediğimle güldü. "Bak onu üzersen karşında beni bulursun." Dedi, işaret parmağını tehdit eder gibi kaldırarak. Parmağını tutacakken hızla geri çekti. "Şaka şaka. Beni bir daha görmezsin zaten."

"İyi olur." Dedim, ifadesizce.

Bir süre yüzüme bakıp gülümsedi. "Her şey için özür dilerim." Dedi, içtenlikle. Kafamı salladım sadece. "Araya girmeni istemem-"

"Söz verdim ve tutacağım." Dedim. "Seni düşündüğümden değil."

Bir şey söylemedi. Birkaç dakika içinde ikimiz de ayaklanmıştık. Altay, arabasına geçerken ben de motoruma binmiştim. Altay, Emir'den korkmuyordu, onu yalnız bırakacağından korkuyordu. Sanki anne karnında Emir ile birlikte çıkmışlar ve o göbek bağları birlikte kesilmişti. Emir'in onu çekip vurması değildi, Emir'in güveneceği kimsenin olmamasıydı onun için zor olan. Altay'a olan güveninin sarsılacağından korkuyordu. Altay, Emir'den uzak kalırsa bu onun için zaten ölümdür ve Emir de bunu bildiği için bunu yapacak. Altay'ın ona karşı olan sevgisini biliyordu.

Otele geçtiğimde soğuk bir duş alıp siyah taytımı ve koyu mavi salaş kazağımı üzerime geçirip saçlarımın nemini havluyla aldım ve bir sigara yakıp içkimi yudumladım. Kapı çaldığında oturduğum yerden kalktım. Kapıyı açınca Nil ile bakışlarım kesişti.

"Günaydın," dedi. Ses tonu yorgundu.

Kapıyı tam açtım. "Günaydın."

İçeriye geçti. Küllüğe ilerleyip sigarayı söndürdüm ve büyük camı açtım. Sigara kokusu çok hafif vardı içeride. Tüm camları açtım ve kokunun kolayca dağılmasını sağladım. Nil'in karşısına oturup viskimi yudumladım.

"Daha iyi misin?"

Kafasını salladı. "İyiyim. Gamze Oğuz'un yanında, beni aradı ama ben oraya gitmek istiyorum. Altay abimle konuşuyor," sesi kısık çıkmıştı. Kendini suçluyordu. "Tek başıma da çıkamam, güvenliğim için. Senin de çok işin var-"

GEÇMİŞİN İZİ Where stories live. Discover now