44.Bölüm "İnci'nin İnci Taneleri"

2.3K 301 22
                                    

MM; Jason Mraz -  İn Your Hands 

***

Kendimize ait attığımız en güzel adımdı aslında içinde belki de bir ömür geçireceğimiz evi satın almamız. Kararsızlığımın altından başarıyla kalktığı yetmiyormuş gibi bir de beni hayalinin baş köşesine koymuştu o gün. Onun dudaklarından kurtulup havaya karışan her bir kelime zihnimde suretlere bürünüp beni kalbimden vurmuştu. Sonra kulağıma çalınan kahkalar beni de mest etmişti hiç ummadığım bir anda. Bu yüzden gerisini düşünmedim hiç, hemen oracıkta kabul ettim vaat ettiği her şeyi. Nitekim bugün de tıpkı birkaç gündür olduğu gibi yüzümden silinmeyen en âşık gülümsememle çikolatalarımı yapmaya koyuldum günün daha ilk ışıklarında. Yine aynı his aslında bendeki, uyumak ziyan geliyor ve ben her saatin sonunu acaba ne zaman bana gelir diye düşünerek geçiriyordum. Belki bu mutfakta yaptığım son çikolatalar bunlar, içimde hafiften buruk kalan yanım bu yüzden belki de, bilemiyorum. Ama elbette bizim sükunet dolu aşkımızın gölgesinde yaşadığımız aksiyon hiçbir zaman bitmiyordu. Hayatıma sevdiğim adam ile bir yol çizmeye çabalarken babamla da son noktayı koymuştuk. Yani umulmadık zamanlarda hayatın önümüze sürdüğü tesadüflerden biz de nasibimizi almıştık sonunda. Rodas'la akşam yemeği için gittiğimiz restorantın kapısında karşıma çıkan babam ve güzel arkadaşı gecemin tuzu biberiyken, Rodas ve babamın tanışma gösterisi onunla aramda her şeyin aslında çok önceden bittiğini göstermişti bana. Babamın ezelden beri süre gelen burnu havada tavırları ve Rodas'ı hâkir görmeye kalkması içimdeki nefreti körüklemiş, fakat âşık olduğum adama olan hayranlığım da o gece perçinlenmişti. O burjuva ruhundan taviz vermeden babamın elini sıkıp kendini tanıttığı an, bakışlarındaki soğuk meydan okumayı da sezmiştim elbette. Bu içten içe hoşuma giderken yanında kendimi çok iyi hissetmiştim çünkü bir elini bedenimden hiç ayırmamış ve aslında kime ait olduğumu bir güzel göstermişti. Ve kimseye söz hakkı tanımadığını gözleriyle haykırdığında gardını düşüren babam olmuştu. O geceden sonra bir daha hiç karşılaşmadık, daha da karşılaşacağımızı düşünmüyorum elbette. Tüm bunların ışığında anladım ki, artık üzülmüyorum yaşanılanlara. Rodas ise hâlâ sormuyordu hiçbir şeyi. Onun bana olan saygısı ruhumu ihya ederken ben de geçmişe takılıp gözlerime hoşlanmadığı o hüznü misafir etmiyorum karşılığında. Sadece dediği gibi, anı ve aşkı yaşıyordum o kadar...

Annem ise haftalar sonra arayabilecek gücü bulmuştu kendinde. Sesi her zaman olduğundan daha kararlıydı o gün. Tamam, kelimeleri hâlâ çekimserlik taşıyordu ama sesindeki o hayat bulmuşluk yüzümü güldürmeye yetmişti. Yakında bambaşka bir kadın olarak döneceğinden söz ederken gidişinin özrünü ise yine boynu bükük yapmıştı. Fakat ben her şeye rağmen onu özlemiştim, ona ihtiyacım vardı, hem de hiç olmadığı kadar. Babamla tüm ipleri koparttığımı söylediğimde görmesem bile acı dolu bir tebessüm belirdiğini biliyordum güzel yüzünde. Belki de ona şimdi bu denli ihtiyaç duymam da bu yüzdendi, bilemiyordum. Ya da içimdeki o yarım kalan kız çocuğuydu bana bunları düşündüren. Annemin bir kez daha elimi bırakıp gittiği gün ona küsmüştü ama tıpkı Deniz gibi dayanamıyor, yana yakıla onu sayıklıyordu her geçen gün. Ve biz umutla döneceği günü bekliyorduk...

Nereden aklıma üşüştüğü belli olmayan düşüncelerimi raflara sakladığım sıra meyve kurularının üstüne döktüğüm koyu kıvamlı çikolata kürünü spatulamla yaymaya başlıyorum. Buna kalıp kullanmamış, sadece ince bir metal tepsiye gelişi güzel yaymıştım. Çikolatanın ince katmanı üzerinde kendilerine yer açan karışık meyve kuruları şimdiden enfes görünüyordu. Soğuduklarında ise yine gelişi güzel kırıp Ebru'nun yeni icatları olan hasır kutularda sergileyecektim. İşsizliğin verdiği can sıkıntısını kendine yeni uğraşlar bulmakla geçirdiğinden birkaç hafta içinde kafenin bilmem kaçıncı yeni tasarımını oluşturmuş ve örtüsünden şekerliğine her şeyi değiştirmişti. En azından temizlik takıntısından kurtulduğuna seviniyordum. Bu yüzden Ebru'ya hiç karışmıyor ve her buhran vaktinde onu İnci'ye devredip soluğu aşkımın yanında alıyordum ben de. Bu da bu aralar kendime bulduğum en harikulade çözümdü aslında.

Bay R'nin Kadınları Where stories live. Discover now