~10~

5.6K 361 611
                                    


"Konaktan apar topar çıkarmasaydın şimdi pijamayla mağazaya girmezdim. Üstelik acımdan da öldüm. Sabahın altısında uyandım ve şuan saat on. Dört saattir açlık grevindeyim sanki."

Kendisini dinlemiyordu ki Berkan. Oflayan Almila kendisini takmayan kocasına gözlerini devirdi. Mağaza görevlisine birkaç şey söylemişti.

"Eşime uygun birşeyler verir misiniz? Dekolte falan olmasın."

"Peki efendim. Buyrun..." diyen kız ise gözleriyle birkaç saniye Almila'yı süzmüştü. Ardından eliyle mağazanın kadınlar bölümüne yönlendirmişti çifti. Onların önüne geçip yolu gösteren kızı takip ettiler. Berkan'la beraber yürüyen Almila ise kıza çaktırmadan elini Berkan'ın omzuna vurdu.

"Sanane benim giyim tarzımdan? Ne istesem onu alırım. Ayrıca ben zaten dekolte giymeyi sevmem. Yani dekolteli kıyafet seçmesem senin için değil."

"İyi. Bu arada kıyafetlerimi iyi ütülememişsin." diye eğilip Almila'nın kulağına fısıldadı.

"Sen dua et ben o ütüyle seni ütülemedim!" diye mırıldandı Almila. "Ha ben beğenmedim diyorsan buyur mağazanın içindeyiz. Kendine al ütülenmiş elbiseler! Mümkünse de bir an önce Urfa'ya dönelim çünkü sana katlanamıyorum!"

"Farkındaysan biz evliyiz ve Urfa'ya dönsek bile aynı konakta, aynı odada, aynı yatakta, aynı..."

"Tamam, yeter!" diye sesini yükseltti Almila. Bu ses tonuyla önlerinden yürüyen görevli kız onlara dönmüş ve birkaç saniye içerisinde tekrar yola odaklanmıştı.

"Geldik efendim." Görevlinin sesiyle Berkan'a ters ters bakmayı bırakıp kıza baktı Almila.

"Normal alt üst alacağım. Sade elbiseler neredeyse gösterir misiniz?" deyip bir yandan da Berkan'ı gösterip, "Ona da yardımcı olursanız..." diye mırıldandı. Berkan kıyafet almalıydı çünkü onun elbiselerini yıkamakla uğraşmak, isteyeceği en son şey arasında bile değildi.

"Tabiki. Hemen erkek görevliyi yönlendiriyorum."

Kaşlarını kaldırıp Almila'yı uzun uzun inceledi Berkan. Herhalde bir daha elbise yıkamak istemediği için böyle yapıyordu. Görevli kız Almila'ya sade elbiselerin yerini işaret edip erkek görevliyi çağırmak için yanlarından ayrıldığında Berkan Almila'ya güldü.

"Ne gülüyorsun?"

"Açlık sana iyi gelmiyormuş onu anladım."

Elini rastgele sallayan Almila kızın gösterdiği yere gitti. Etrafındaki elbiselere göz attığında gördüğü ilk boydan elbiseyi eline aldı. Ardından bir tane daha aldı ve tişörtlerle geçti. İki tişört ve bir pantolonun yanına da rahat bir eşofman altı kaldırıp hâlâ gülmeye devam eden Berkan'ın yanına gitti. Görevli kız hâlâ gelmemişti çünkü tüm bunları seçmesi beş dakikasını bile almamıştı. Açıkçası seçtiklerini incelememişti. Bir an önce yemek faslına geçmek istiyordu.

"Sen hâlâ gülüyor musun?" diyen Almila kucağından düşmek üzere olan tişörtü son anda tuttu. "Aç olmam neden seni bu kadar güldürüyor?"

"Gecelik de almalısın."

Gözleri yuvalarından fırlayacakmış gibi olmuştu. Gerçekten de bu kadarı da fazlaydı. Peki, diye içinden geçiren Almila Berkan'ın oyununa devam etmeye karar verdi. "Şu görevli erkek nerede kaldı? Gelseydi de ona sorsaydım dikkat çekici geceliklerin nerede olduğunu." diye kendi kendine fakat Berkan'ın duyabileceği bir şekilde mırıldandı. Bunu hak etmişti!

Berkan'ın tepkisini merak ettiği için başını çevirip ona baktı. Ellerini her iki yanında yumruk yapmış, kendisini öldürecekmiş gibi bakıyordu. "Görevli kız dururken neden erkek?" diye tıslamıştı dişlerinin arasından.

AŞİKÂR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin