- A L T I -

3.2K 434 113
                                    

selam PKM ailem <3 <3 <3 

bu bölümü hasta halimle ve bana her şekilde muhalefet eden bir yaşındaki oğluma rağmen yazdım. o yüzden bir beğeni olsun bir yorum olsun ne bileyim destek olarak iki üç bir şeyler bekliyorum sizden. gönlünüzden ne koparsa artık (: 

ben bölümü keyifle yazdım umarım siz de keyifle okursunuz...

sizi seven evinizin yazarcığı Şennur Kasa

selam ve dua ile...


**



Pelin burnunu sızlatan kahve kokusu ve omzundaki acı ile uyandı. Omzundaki acı?

Gözünü açtığında kendisini hiç de beklemediği bir manzaranın karşıladığını fark etti. Bir otel odasındaydı. Yavaş yavaş bulanıklıktan arınan görüntüyle beraber gece yaşadıklarını hayal meyal hatırlıyordu. En son arkadaşları ile eğlence mekânına gitmişlerdi. Orada Boğaç'ı görmüştü. Boğaç aklına gelince beyninde keskin bir ağrı hissetti. Kafatası çatlamak üzere olabilirdi. Kanepeden bozma dar koltukta doğrulup karşısında durmuş elinde kahve kupası ile yüzüne bakan adama baktı boş gözlerle. Bu da kimdi? Siması tanıdık gibi ama?

Omzunu ovalamaya başladı.

"Bir yere mi vurdum acaba?" diye mırıldandı.

"Biraz fazla dürtmüş olabilirim."

Ses de tanıdık. Pelin yine keskin bir ağrı hissetti. Gözlerini kapatıp elleri ile başını sıktı. Sanki beynini kafatasının içinde tutmaya çalışır gibiydi. Kaşlarını çattı.

"Fazla mı? Sakat bırakacakmışsın neredeyse."

"Af edersin ama sabahtan beri malak gibi yatıyorsun. Fabrikaya gitmem lazım ve senin uyanmanı bekliyorum burada."

Ömer elindeki kupayı sehpaya bırakırken "Odadaki kahvelerden yaptım idare et." dedi.

"Bıraksaydın da uyusaydım. Ne var yani?"

"Odamda mı bırakacaktım seni?"

Ömer güldü. Gülüşü sinir bozucuydu.

Pelin de gülümsedi. Yüzündeki ifade kurnazca ve hindi.

"Şimdi evlenmek zorundayız sanırım."

Ömer'in gözleri irileşti.

"Bu sonuca nereden ulaştınız Pelin Hanım? Gece çok içkiliydiniz. O saatte evinize gitmek ve ailenizi rahatsız etmek istemediğim için sizi odama getirdim. Ve kanepede uyudunuz. Bunun evlenmek için yeterli bir yakınlaşma olduğunu sanmıyorum."

"Sen Murat'la Defne'nin nasıl evlendiğini bilmiyorsun galiba."

"Hayır, bu ilgi alanıma giren bir konu değil."

Pelin omuzlarını silkti.

"Belki de o kadar yakın değilsinizdir Muratla."

Ömer'in yüzündeki şaşkınlık hafiflemiş ama etkisini kaybetmemişti. Bu kız sarhoşken değil de ayılınca saçmalıyordu belki de.

"Siz bayanlar mahrem konuları konuşabilirsiniz ama erkeklerde durum farklıdır. Biz böyle romantik konuları konuşmayı sevmeyiz. Ve artık kahvenizi içip gidebilir misiniz lütfen?"

Pelin yerinden doğrulup kahve kupasını iki avucunun içine aldı. Mevsim yaz olmasına rağmen sabahın serinliğini hissediyordu vücudunda. Üzerine bir şey de örtmemişti yabani adam! İncecik elbise ile uyumuştu. Yerdeki örtüyü görseydi üzerindeki pikeyi tekmele tekmeleye attığını fark edecekti(!)

Portakal Kabuğundan MasallarWhere stories live. Discover now