Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
🍁
2020
"Hazan! Hazan uyan! Buradayım!"
"Yağız? Neredesin Yağız?"
"Seni duyuyorum. Bu çok güzel... Sesinden adımı duymak çok güzel."
"Ama ben seninle konuşamadım ki. Kızımızla bile konuşamadım ben Yağız... canım çok yanıyor." Bir adım attı genç adama. "Canım çok yanıyor. Yoksun ama ben varlığını hissediyorum bu nasıl oluyor? Beni... nasıl duyuyorsun?"
"Orada olman yetmiyor. Seni çok özledim Yağız..." Ağlamaya başladı genç kız.
"Fulya!"
"Bir kez dokunsam sana. Sadece sana bir kez dokunmak, sarılmak için hayatımı verirdim Yağız."
"Buradayım, gel." Adımlarını hızlandırdı Hazan içindeki özlemle.
"Çok ateşi var nine! Fulya uyan!"
"Yağız, seni çok özledim. Beni sensiz bir sabaha uyandırma dedin ama... beni sensiz bıraktın. Çok özledim seni."
"Ağlama Güz Çiçeğim... ağlama...seni buldum."
Başını salladı iki yana Hazan. "Beni de al bu kez. Ben de geleyim seninle." dedi karşısında dururken. "Korkuyorum dokunmaya sana. Ya yine kaybolup gidersen?"
"Gitmem!" dedi genç adam. Elini kaldırdı Hazan dokunmak için. Kalbi delicesine atarken hasretiyle, sesine de yansımıştı bu.
"Seni seviyorum Yağız!" sarılmak için uzandı ama genç adam kollarının arasından kayboldu. Acıyla haykırdı genç kız. "Yağız!"
"Geçti Fulya!" diyen Afife Hanım sarıldı hıçkırarak ağlayan kıza. Hazan kollarını sardı ona. "Misafir var diye ses etmedim sana, bileydim ateşinin bu derece yükseldiğini çağırırdım kuzum. Geçti."
"Hastaneye gidelim," dedi Barlas. "Çok kötü görünüyor." Başını iki yana salladı Hazan. "Fulya inat etme." Geriye çekildi genç kız. Ellerini kaldırıp kelimelerini oluşturmaya başladı.
"Rüya gördüm... güzel bir rüya gördüm yine. Buradaydı. Yanımdaydı."
Barlas gözlerini yumup "Ben Gürkan'ı arayacağım ne olur ne olmaz baksın sana," dedi, odadan çıktı. Hazan da yummuştu gözlerini fakat Çiçek yeniden açmasına neden oldu. Etrafına bakındı, kızını göremedi. Telaşlandı.
"Korkma uyuyor Çiçek Hanım. Akşam misafirin kucağında bir uyudu görmen lazımdı," dedi Afife Hanım. "Bir seninle böyle uyuyor biliyorsun, bu kadar huzurlu. Bir de o genç adamla öyle uyudu. Hepimiz şaşırdık."
