"Evlendiniz mi?" diye şaşkınca soludum. "Evet." dedi Nil ve karşımdaki sandalyeyi çekerek oturdu.Batuhan ile beraber bana hayat hikayelerini anlatırken o kadar şok oluyordum ki her şeyi boş vermiştim.
"Öyle işte..."
"Çok üzücü." dedi Mira. "Buy arada bunları kaydettim ama umarım bir sorun olmaz." deyip ses cihazını ortaya koyduğunda şok içinde ona döndük. "Siz haberci misiniz?" diye sordu Batuhan.
"Evet." dedi Mira. "Şimdi bunları haber yapabilir miyiz?"
"Yani bizi kandırdınız."
"Evet her neyse, bunu haber yapabilir miyiz?" diye sordu Mira takılmış bir plak gibi. "Yap." dedi Nil bir anda. "Herkes öğrenmeli bunu."
Batuhan, "Ama menajerl-" sözünü kesti. "Ne olmuş onlara? Onlar bize sormadan her şeyi yapabilir de biz yapamaz mıyız?" onlar kendi aralarında atışmaya başladığında telefonuma bildirim gelmişti.
Akın
Naber?Naber mi?
Güldüm.
Akın
Ne?Siz böyle yapmıyor musunuz?
Biz?
Akın
İnsanlar işteNaber napıyorsun falan
klasik işte
Yeniden güldüm.
İyiyim, oturuyorum sen?
Akın
Ne ben?Sen ne yapıyorsun diyorum
Akın
İyiyim oturuyorumOturmadığına eminim
Akın
EvetNeden yalan söylüyorsun?
Akın
Yalan söylemiyorumOturuyorum diyorsun işte
Oturmuyorsun ki
Akın
Napıyorsun sorusunun cevabı oturuyorum değil mi?Değil, bunu da nereden çıkardın
Akın
Sen dedinGözlerimi devirdim. Küçük bir çocuğa eğitim verdiğimi hissediyordum bazen.
Oturuyorum çünkü şu an
Sen ŞU AN napıyorsun?
Akın
Şimdi anladımBirkaç kişiye acı çektirdim öldüklerine pişman ettirdim falan
klasik işler işte
şimdi buraya geldim
senin için
Birkaç kişiye acı çektirdim öldüklerine pişman ettirdim falan,
yanıt verildiÇok normal ya sıradan bir günüm
Benim için mi?
Nasıl yani?
Akın
Sana yakışacak bir şey buldumMaske mi?
Akın
Ben olsam ona sadece maske demezdimNeredesin? Seni almaya geleceğim
Konum at
Ben gelirim
Akın
Sola bakKorka korka sol tarafa baktığımda, kafenin hemen dışındaki kişinin Akın olduğunu görerek alt dudağımı ısırdım.
Mira'nın yanında yanıma gelmesi hiç sağlıklı değildi. Zaten yeterince saçma sapan şey çıkmıştı hakkımızda, bir de arkadaşımın ağzından duymak istemiyordum.
Tabii bunlar Akın için önemsiz konulardı. Çünkü buraya doğru geliyordu. "Aa şey!" diyerek sandalyeden kalktım.
"Şimdi hatırladım benim çok önemli bir randevum vardı. Evet, randevu." eşyalarımı toplarken Mira, "Ne?" dedi.
"Benim neden haberim yok." gülümsedim.
"Benim de şimdi aklıma geldi." öpücük attım. "Zaten her şey halloldu sayılır, bunları Muhsin beye teslim edersin." diğer ikisine de el sallayarak bir şey demelerine fırsat vermedim ve hızla oradan ayrıldım.
Akın'a doğru yürüyüp "Gidelim çabuk." dediğimde elleri pantolonun cebinde rahat rahat yürüyordu. "Hızlı olsana be!" dedim çemkirerek.
Yüzünü buruşturdu ama adımlarını hızlandırdı. Arabasına biner binmez
"Sana gelme demedim mi!" diye çıkıştım. "Dedin." deyip arkasına yaslandı. "Neden geliyorsun o zaman?"
"Neden gelmeyeyim?" onun önünde ufak çaplı bir sinir krizi geçirdiğimde bunu anlamadı. "Seni öldürmek istiyorum."
"Teknik olarak zaten öyleyim." durdum. "Seni parçalara ayırmak istiyorum." sırıttı. "Hay hay."
"O ağzını yırtmak istiyorum hatta!" diye bağırdım. "Onunla çok işim yok zaten." elimi sinirle saçlarımdan geçirdim.
Karşımda böyle rahat olması daha çok sinirlendiriyordu, haberi var mıydı tabii bundan emin değildim.
"O zaman..." diye mırıldandım. "Senin o sikin-" bir anda dudakları aralandı ve avcunu dudaklarıma örttü. "Hop hop kızım!" dedi ama gülüyordu. "Coştun iyice." eline vurdum.
Çektiğinde "Bir daha seni çevremde görürsem hiç düşünmeden bunu uygularım." takmışa benzemiyordu ama başını salladı.
"Neden bu kadar abartıyorsun onu da anlamıyorum." dedi ağzının içinden.
"Abartmıyorum." dedim. "Bak sen burada işlerin nasıl yürüdüğünü bilmiyorsun." güldü.
Tamam, gülmekte haklıydı. Burada işlerin nasıl yürüdüğünü benden öğrenecek değildi ama benim bahsettiğim şey çok farklıydı.
"Seni bir kere avuçlarına aldılar zaten." dedim.
"Şimdi bırakmamak için türlü türlü pislikleri deneyeceklerdir anladın mı? Bugün buradasın ama yarın olmayacaksın! Kimse bu kayboluşunu sorgulamayacak mı sanıyorsun?"Akın, koltuğumun arkasına doğru eğilerek bir poşet çıkardığında hala söylenmeye devam ediyordum.
"...Hadi seni geçtim ben? Bizim birlikte olduğumuza dair dedikodular çıkarsa sen paçayı sıyırırsın ama ben? Benim peşimi bırakm-" bir anda içinden çıkardığı şeyle adeta dilim tutuldu.
Çünkü bana gösterdiği şey, anlattıklarının bile ötesinde güzellikteydi.
Bir maske.
أنت تقرأ
ŞEYTANIN ÇIRAĞI
قصص المراهقين"Seni öpeceğim." dediğimde duraksadı. "Sadece beynim yerinde değilken bunu yapabilirim." diye devam ettiğimde güldü. "Peki ben gecenin sonunda ne yapacağım biliyor musun?" dedi aramızdaki sessizliği bozarak. İçkimden bir yudum aldım ve "Ne yapacaks...