53- "Bebek"

843 62 7
                                    

Merhabalar

Uzunca zamanlardan sonra karşınızdayım. Uzun araları sevmiyoruz biliyorum. Ancak şunu söylemem lazım. Büyük ikilemlerde kaldığım zamanlar geçirdim geçirmeye devam ediyorum. Doğru yolu bulma çabamın içerisinde yazdığım bölümleri düzenleyecek bir an bulamadım.

Bu zamana kadar içimdeki beni kaybetmiştim yeniden kavuşmaya çalışıyorum. Bütün mesajlarınıza geri döneceğim.

Bol yorum yapalım olur mu? Aralarda konuşuruz. ❤️

Teşekkürler.

SIR 53. Bölüm: Bebek

Uzun zamandır ciğerlerin yoksun kıl dumanın içine çekerken son hızla arabasını düz yolda ilerletiyor her geçen gün iyi geleceğini dair bir düşüncesi ya da inancı olmamıştı hayatının büyük bir kısmına yaptığı gibi sadece savaşına devam etmişti ama şimdi işler büyük ölçüde değişmişti annesinin ondan sakladıklarına ne yapacaktı büyükle nasıl yaşayacaktı bilmiyordu Bildiği tek şey artık intikam olmadıydı

Elbetteki Ramiz Aladağ olacak adamdan babasının intikamını alacaktı lakin artık bu yol gittikçe labirent gibi olmuştu

Leonardo,  denen adam kendisinin bile bilmediklerini nasıl biliyordu buna dahi hiçbir fikri yoktu ancak neticede ona bir söz vermişti ve sözünü tutacaktı ya da ondan ne istiyorsa verecekti belki de kirli işlerine yardım edecekti bilinmez

Arabası yeniden o taş evde durduğunda arkasından gelen Hamza'yı da fark etti iki adam arabadan indiğinde hamza senin içinde yanına yürüdü 

"Bak Karan seni uyarıyorum bu adam senden ne isteyecek bilmiyorum ama istediği şey ne ise onu vermek zorunda değilsin ya da ona yardakçılık yapmak zorunda hiç değilsin ikimizde bu herifin ne mal olduğunu biliyoruz." Hamza, heybetli bedenini kontrol altına almakta güçlük çekiyordu. Elleri yumruk halini almıştı çoktan.

"Bir kere yapacağım dedim şimdi geri adım atamam ayrıca o da Ramiz'e düşman benden her ne istiyorsa o da bana yardım edecek."

"Seninle bir tek atmak isteyecektir eminim ne isteyecek ? Kaçakçılığına yardım etmeni isteyecek aklı selim kararlar ver evde seni bekleyen bir karım var ona göre davran."

Karan, omuzunu silkti. Zira herkesin söylediği şeyleri o içinde zaten düşünüyordu.

Bedenini eve doğru çevirdi  az sonra burada bir anlaşma yapmak zorundaydı kapı çalmadan açılırken yorgunum yüzüne bakmadan dosdoğru salona doğru gitti

"Çabuk geldin." Leonardo, kollarını koltuğun iki yanına açmış gerinerek konuşurken yüzünde rahatsız edici ukala bir gülümseme vardı.

"Ne istiyorsan hemen söyle."

"Söylediklerimin doğru olduğunu öğrendiğine göre desene sıra bende. Ramiz denen adamın bir mahsuru var ve o Mahzen de bana ait bir şeyler var." Karan'ın, kaşları çatılırken ne istediğini hemen anlamıştı.

Hamza,  adamın tavrından rahatsız olurken salonun içinde tur atıyordu sözleriyle duraksayarak ona baktı "Sen, kaçak mallarına bizi bulaştıramazsın." Parmağını sallayarak, dudakları arasından çıkan her sözün üstünü basarak konuşuyordu.

"Ne oldu Ademoğlu? Sen, yeraltı dünyasına cesaretiyle nam salmış adam yoksa korktun mu?"

Hamza, üzerine atılacakken Karan onu kolundan yakaladı ve kendisiyle aynı hizada durmasını sağladı. "Ulan bana bak şimdi seni burada öldürürüm senin iki çulun beni korkutmaya yetmez! Bizim bir adımız var bizim adımız senin o lekeli işlerinde geçemez. Biz, şerefsiz değiliz!"

SIRWhere stories live. Discover now