SIR-7 ''Kanlı Savaş''

7.1K 366 44
                                    

NOT: Hikayelerin instagram hesabı "quen.oflove" beklerimm hikayelerin alıntıları, önden bilgilendirmeler oradan yapılacaktır. Kilit bir bölümle sizlerleyiiiz.

•Satır aralarına yorum yapmayı unutmayın
•Hemen yıldıza dokunun🧡

İyi Okumalar
Q.

SIR-7: Kanlı Savaş

Aldığı derin soluklar, yerin dibinden çıkmasına yeterli gelmiyordu. Ağzından çıkan büyük sözlerin arkasındaydı. Lakin aşkı, o sözleri yutmasına yeterli gelecek miydi? Bu konu hakkında bir fikri yoktu.

Karan gibi bir adamın öfkesi buysa, sever halini düşünmeden yapamıyordu. Hayata tutkuyla bağlıydı. Öfkesi de, mesafesi de tutkuluydu.

İkili ilişkiler hep böyle miydi? Daha en başından hep bir taraf üzülmek zorunda mı bırakılırdı? Etrafında birçok arkadaşının sevgilisi olmuştu ancak o hep daha farklı daha özel bir şey yaşayacağını düşünmüştü. Şimdi ne özel ne de farklı hissediyordu kendini. Aksine herkes gibi hissediyordu.

Hatta herkesten daha üzgün daha kırık..

Ancak bunu kimseye yansıtmayacaktı. O, adamı kendi acımasızlığıyla vuracaktı. Pikeyi üzerinden atıp önce banyoya gitti. Yüzünü bol suyla yıkadıktan sonra aynaya bakarak dişlerini fırçaladı. Saç kurutma makinesini dolaptan çıkarıp saçlarına dümdüz bir fön çekti. Odasına döndüğünde hummalı bir şekilde makyaj yapmaya başladı. Gözlerine sürdüğü kahverengi farı tamamladıktan sonra rimelde sürerek işini tamamlamıştı.

Bal gözleri insanı içine çeken, kuyudan farklı değildi.

Giyinme odasına geçerek hiç düşünmeden kırmızı elbisesini aldı. V yakalı uzun kollu kısa elbisesini üzerine geçirdikten sonra ayakkabılarına doğru yürüdü. Ne giyeceğine bakarken siyah uzun süet çizmesini giydi. Uzun topuklu çizmesini giydikten aynaya baktı. Mükemmel görünüyordu.

O, an bir şey fark etti. Erkeklere karşı bir nefret oluştu içinde ya aynaya bakan kadınlar kırılan özgüvenlerini toplamak için hazırlanıyorsa?  Ya kendilerini yeteri kadar iyi hissetmiyorlarsa?  Ya da sürekli kendilerini bir başka hem cinsiyle rekabette görüyorsa? Aklında ki düşüncelerle kaşları çatıldı. Bütün bunlar nasıl acizlikti bunları yaşatmaya, hissettirmeye kimin ne hakkı vardı?

Balın aksine bu sabah kendini iyi hissetmek için böyle hazırlanmıştı. Dün gece duyduğu onur kıran sözleri unutmak istemişti. Kimin gözüne nasıl görüneceği bu zamanlarda ilgisini çeken bir detay değildi.

Yaklaşık on dakika aynaya baktı. Aklında düşüncelerle çantasını ve ceketini alarak aşağı indi. ''Günaydın küçük hanım.'' Diyen Pertev hemen çayını koyarken, babaannesinin yanına oturmuştu.

Bu sabah şakıyan kız masaya oturmamıştı. Daha ciddi ve mesafeli tutumu vardı. Bir süre aklını başka şeylerle oyalayacaktı.

Herkes bu sabah sofradaydı. Sır adam dahil. Bu sefer kahvaltıdan kaçmayacaktı. Çünkü kaçmasını gerektirecek bir hata yapmamıştı. Yüzleşecekti. Kendisini gözüne soka soka yapacaktı bunu. Gözlerini saniyeler için bile ona çevirmedi.

Dün duyduğu sözler o kadar inciticiydi ki.. Artık biraz olsun sözlerinin ne denli kırıcı olduğunun farkına varmasını istiyordu. Bunu anlayacak kapasiteye sahip olduğunu anlayabilmişti. Ancak Karan, bunun farkına varmak istiyor muydu? İşin bu kısmı muammadan başka bir şey değildi.

SIRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin