SIR-5 ''Kıskançlık''

9.2K 458 101
                                    

NOT: Gidişat nasıl neler düşünüyorsunuz? Öpücüğün yankıları neler olacak?

Esas oğlanımzın adını öğrendik. Karan Barlas bu yaralı adamın dünyası hakkında fikri olan var mı?

•Satır aralarına yorum yapmayı unutmayın •Hemen yıldıza dokunun🧡

İyi Okumalar
Q.

SIR-5 ''Kıskançlık''

Balın kalbine, tonlarca ağırlık çökmüş gibi hissediyordu. Öyle ki ne kadar nefes alırsa alsın bu histen yakasını sıyıramıyordu. Gururu incinmişti. Önce öpülmüş sonra reddedilmeyi tatmıştı. Dakikalar içinde kendini, duygu karmaşasının içinde bulmuştu.

Parmaklarının dudaklarına gitmesiyle, yine aynı rüyaya dalmıştı. Dudaklarından yayılan his, bedenini ele geçirmişti. Yukarı da bir yerlerden üzerine bir çember düşmüştü. O çemberin etrafını saniyeler sonra alevler sarmıştı. Balın, ateş çemberinin ortasında kalmıştı.

Dokunsa yanacak değildi, o zaten yanmıştı.

Kapıldığı hisleri göz ardı edemiyordu. Gururu ve kalbi sonunu bilemeyeceği bir savaşa girmişti.

Bu gece balkonda sabahlamayı tercih etmişti. Uyku namına bir isteği yoktu. Duyumsadığı sözleri anlamlandıramıyordu. Bir tarafa koyunca, öteki taraf galeyana geliyordu. Her iki yandan gelen seslerin, kurbanı olmak istemiyordu.

Hislerini görmezden gelemezdi. Duyduğu sözleri de unutamazdı. Benden uzak dur demişti. Dudaklarında alaylı bir gülümseme peyda oldu. Bunu söyleyen adam, uygulama konusunda sıkıntı çekiyordu.

Balın'ı kollarına çeken bizzat o olmuştu. Dudaklarını kendine esir eden de o olmuştu.

Karan Barlas..

Sır adamın adını nihayet öğrenme şerefine erişebilmişti. Bu pek gizemli adam, istediği kadar tenkitte bulunabilirdi. Kalbine düşürülen bu ateşten kolaylıkla vazgeçmeyecekti. Balın'ı bir kere görmüştü. Üstelik bilinci tam olarak yerinde bile sayılmazdı. İkinci görüşünce gecenin zifir karanlığında dudaklarına adını mühürlemişti.

Bedeni onun sıcak dudaklarına karşı koyamamış ve kendini karşılık verirken bulmuştu. İlk öpücüğünün bu şekilde elinden alınmasına kalbi razı gelmemişti.

Karan Barlas. Saatler boyu bilgisayarının başında bu isimi araştırmıştı. Aylarca merakla beklediği isimi adamın kendi ağzından duymuştu. Babası, babaannesi hatta son olarak Karan, hepsi ondan uzak durması için sonsuz çaba gösteriyordu.

Gösterdikleri bu özen canını sıkıyordu. Karan'a karşı merak hissetmiyordu ki. Aksine yaptığı ya da yapmadığı işler değildi ilgisini çeken. O kalbindeki sızı yok muydu? Her şeyin suçlusu buydu.

Bütün gece onu, araştırmıştı. Aslında okuduğu haberler onun, başarılı bir tekstilci olduğunu söylüyordu. Ancak hangi tekstilci silahlı bir çatışmada vurulurdu ki? Ardında perdelenen bir şeyler olduğunu düşünmeden yapamadı.

Babası, Karan'dan çok daha uzun yıllardır tekstil işiydi. Hiç böyle olayları olmamıştı. Etrafındaki insanlarda öyle değildi. Karan'ın alemi başkaydı. Bambaşka bir hayatı vardı. Tek sır öldü bilinmesi değildi. Bilmediği pek çok şey vardı.

Nice sır vardı, insanların sesli halde bile dile getiremediği.

Gece boyu süren hummalı, araştırmasına karşın elinde sadece başarılı bir tekstilci olduğu gerçeği vardı.

SIRWhere stories live. Discover now