54-Dönüş

541 48 17
                                    

Merhaba!
Ansızın gelecek bölümlere açık olmanız gereken bir zamandasınız!

Şunu söylemem lazım ki FİNALE GİDİYORUZ!
Sizlerden istediğim lütfen bol bol yorum yapıp oy vermeniz.

Yorumlarda buluşalım. ♥️

SIR 54. Bölüm: Dönüş

Yol akıp giderken hisleri sayesinde elleri karnına gitmişti karnının içinde yeni bir yeni bir hayat vardı. Camı ararken içine derin derin soluklar çekip durdu. ne hissetmesi gerektiğini bilmiyordum içinde bir bebek var demişlerdi ancak içinde şu an sadece koca bir boşluk vardı.

Nerede olduğunu bilmediği bir kocası vardı . Ailesi ise fersah fersah uzaktaydı. Bu haberi aldığında eğer ailesi burada olsaydı şüphesiz en önce onlara koşar mutlu haberi verirdi.

Bu ana döndüğünde ise hemen sevdiği adama giderdi . Şimdi de eve gidiyor olsa dahi evde onu bekleyen kimse yoktu.

Busslerin ortasında bu bebeği nasıl bir hayat verecekti bilmiyordu. Balın, kendini sadece kimsesi yokmuş gibi hissediyordu.

Karnına giren sancı ile kaşlarını çatıldı gözleri kapandı . Titrek nefesler alarak kirpikleri titreyerek bal gözleri aralandı. işte o an yüzünde gül sonra bir tebessüm oldu yalnız değildi küçük bebeği varlığını annesine hissettiriyordu. Yalnız olmadığını gösteriyordu.

Şimdi gerçekten anne mi olacaktı ?

Araba evin yakınlarında bir yerlerde durduğunda iki kadında aşağı indi.  " Sakin ol tamam mı sen istemediğin sürece kimse bir şey bilmeyecek. Bana söz ver bu süreçte kendine dikkat edeceksin yemeklerini düzenli yiyeceksin bak sana rahat vermem."

Gülizar Ademoğlu, kız kardeşine yönlendirir gibi genç kadını bileğinden tutmuş önden gidip yolları kontrol ederek yürütüyordu aynı anda da onu tembihleyip duruyordu. " Gülizar çok teşekkür ederim her şey için iyi ki varsın." Gülizar bunları duymayı beklemiyordu bu anda o sebeple kısa bir an duraksadı ve omuzunun arkasından kadına baktı. bu zamanlarda haddinden fazla duygusal olunacağının farkındaydı yine kadına gülümseyerek " ne zaman istersen yanında olacağım tabi!" Demeyi ihmal etmedi.

İki kadın evin arkasında araziye girdiklerinde etrafta gerginlikle gezen kalabalığı gördü gözleri kesişti ve hızlı adımlarla eve doğru yürümeye başladılar . ne olmuştu kötü bir haber mi vardı? Genç kadın hayatının en uzun 5 dakikasını geçirdi. "Balın Hanım, neredeydiniz? Her yerde sizi aradım." Karşısına dikilen Savaş dile dili tutuldu.

"Kötü bir haber mi var?" Savaş, başını iki yana salladı. "Hayır, kötü bir haber yok. Ancak siz nasıl haber vermeden evden çıkıyorsunuz? Ya başınıza bir şey gelseydi." Savaş, çıldırmış gibiydi. Her zaman sukünetini koruyan adam şimdi kaybetmişti. "Savaş, gittik geldik işte sen de sakin ol. Yokluğumuzu başka fark eden oldu mu?" Gülizar, rahat bir tavırla konuşuyordu lakin Balın kendini suçlu bir çocuk gibi hissediyordu.

"Hayır olmadı ama gelmeleri an meselesi. Hemen eve geçelim bana da nereye gittiğinizi söyleyeceksiniz."

İki kadın önden hızlıca yürürken Savaş arkalarından konuşmaya devam ediyordu. Balın, sık sık soluklar alırken kendine şaşıyordu. Zihninde bir sürü düşünce birbirine girmişti. Bundan sonrası nasıl olacaktı artık düşünmek istemiyordu.

Günlerce yemek yememişti ve içinde bir burukluk vardı. Karnındaki bebeğe nasıl haksızlık etmişti? Bebek fikrine o kadar uzaktı ki ihtimali bile fazla gelmişken şimdi hamileydi.

"Çocuklar durmayınca denize indiler." Çocukların kumsalda olduğunu öğrenince yönümüzü oraya çevirdik.

Güzeller güzeli Nazlı'yı görünce gülümsemeye başladığımın farkında değildim. Eleninin kucağında kardeşinin avucuna bıraktığı kumları avucunu açıp yere süzülmesini izlerken attığı neşeli çığlıklarla içi kaynadı. "Nazlı, kaç aylık?" Bu kadar zamandır sormadığı soruyu bugün sorması tutmuştu. "Nazlım, artık beş aylık."

SIRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin