'17'

7K 760 460
                                    

Canım yanıyordu.

Bugün efsane bir duygu selinin içerisine girmiştim. Öncesinde gergindim, sonra meraklanmıştım. Daha sonrasında ise garip bir şaşkınlığın içerisine girmiştim. Şimdi neden canım yanıyordu peki?

Taehyung'un daha tanımadığım bir çocuğa karşı karşılıksız hisler beslemesi ve onun bu acıyı tek başına çekmesinden dolayı mı yanıyordu canım?

Ya da bunları hiçbir zaman bana anlatmadığı için birbirimizi iki yabancı olarak görmek mi yakıyordu canımı?

Peki bu içimde bastırmaya çalışsam bile bir türlü bastıramadığım kıskançlık duygusu da neyin nesiydi?

Lise zamanlarında hissetmiştim bu duyguyu ben. Anlamlandıramadığım bir şekilde Taehyung'a teklif eden kızlardan Taehyung'u kıskanmıştım. Fakat çocuktuk o zaman. Seoul'de kendime yakın gördüğüm bir arkadaşımı paylaşmak istemememden kaynaklıydı bu durum. Fakat Taehyung'un sevgilisinin olması veya başka birinden hoşlanmasının normal olduğunu bilecek kadar büyümüştüm. Peki şimdi neden tekrar çocukluk yıllarıma dönmüş gibi hissediyordum?

İçimde neden garip bir korku hissiyatı vardı?

Galiba hala çocukluk edip Taehyung'un sevgilisi olduğunda benden uzaklaşacağını düşünüyordum. Yersizdi bu düşünceler. İçimdeki o kıskançlık duygusunun bir an önce gitmesi gerekiyordu.

"Jungkook biz gelmiyoruz." İçimdeki o garip hisleri bir süreliğine durdurup bize bakan Jungkook'a doğru konuşmuştum. "Bizim Taehyung'la biraz konuşmamız gerek."

"Ama Hoseok hyung-"

"Biliyorum sinirli." Gereksiz bir şekilde sinirlenmiş, ses tonum yükselmişti. Jungkook ise bu duruma şaşırdığını belli eden bir mimik içerisine girmişti. "Ama yapacak bir şeyim yok. Önemli bir şey konuşuyoruz. Geleceğiz birazdan."

Jungkook derin bir nefes alarak içeri geri girdiğinde sinirli bir Hoseok hyungun dışarı çıkmasını beklemiştim. Fakat beklediğim olmamıştı. Hoseok hyung anlayışla karşılamış olmalıydı.

"Seni dinliyorum Tae."

"Jimin." Taehyung arkasında kalan duvara yaslanmış ve bakışlarını yere sabitlemişti. Ne söyleyecekse gözlerime bakarak söyleyecek cesareti yok gibiydi. "Yoruldum. Artık göz önünde olmak istemeyecek kadar yoruldum."

"Bunları biliyorum, söylemiştin." Bazı insanlar garip bir şekilde hiçbir zaman merak ettiğin o asıl sorunun cevabını vermezdi. Onun yerine lafı dolandırarak kendi söylemek istedikleri zaman söylerlerdi. Taehyung'da onlardan biri gibi davranıyordu şuan. Fakat bilmiyordu, sabırsızlanmıştım. "Hoşlantınla gruptan çıkmanın arasında ki bağlantı ne?"

Belki de anlamıştım. Belki de sorunun cevabını biliyordum. Ama aklıma gelen şey beni sinirlendiriyordu.

"Zaten bu sıralar fazlaca üzerime geliniyor. Bir de gey olduğum öğrenilirse daha kötü olacak her şey. Daha çok üzerime gelecekler." Acı çekiyormuşçasına kurduğu cümlelerle derin bir nefes aldım. "Jimin, skandalların haddi hesabı kesilmez. Seninle daha çok skandalımız çıkar. Grup üyelerine en ufak bir yaklaşımım o kişiden hoşlandığım dedikodusunu çıkarır. Ve gey olduğum için beni yadırgayacak insan çok fazla. Sürekli halde kötü yorumlar alacağım."

Sustum. Sadece sustum ve onu dinledim. Haklılık payı vardı, evet. Ama bunları halka duyurmak zorunda değildik. Kendi aramızda bir sır olarak kalabilirdi.

idol あ vmin ✓Where stories live. Discover now