idol あ vmin ✓

'54'

sleeping at last - sorrow

O gece.

Zihnimden bir saniye bile çıkmayan o muhteşem gece. Japonya'da bir ilki yaşadığımız için, otel odasında olanlar benim için çok anlam ifade ediyordu. Fakat o gece de bazı ilklere imza atmıştık. Mesela ben ilk zaman ki utangaç veya ne yapacağını bilemeyen Jimin değildim. Ne yapmak istediğimi biliyordum artık. Ayrıca ilk birlikteliğimizde benim bundan hoşlanmayacağımı düşünen Taehyung kendisini geri çekmişti. Bana dokunmak için kıvranan o, sırf beni kötü hissettirmemek için kendi isteklerini bir kenara bırakmıştı. Fakat o gece öyle bir şey yaşamamıştık. Taehyung'un elleri deli gibi bedenimde gezinmişti. Ve benim ellerim de asla uslu durmamıştı.

İlk birlikteliğimizde sadece ben onu hissetmiştim en derinlerimde. O gece, onun evinde, beraber seçtiğimiz o koltukta, camdan içeri müthiş bir uyumla sızan ışıkların arasında o beni hissetmişti. Yüz ifadesini, her içinde hareketlendiğimde alt dudağını dişleyişini, belini benim hareketlerime uyum sağlayarak hareket ettirmesini, hiçbirini aklımdan çıkaramıyordum.

O mavi saç tutamlarının her bir hareketimizde gittikçe terleyerek nemlenmesini sevmiştim. Sonrasında tatlı yorgunluğun yerleştiği gözlerini aralamıştı, ben de dayanamamıştım işte. Öpmüştüm durmadan, dudaklarım sevmişti onu. Kalbimden geçenleri dudaklarımla aktarmıştım o gece. Sonra Taehyung keşife çıkmıştı beni. İlk birlikte olduğumuz gün gibi değildi, daha sertti. Kulağıma kirli kelimeler fısıldamıştı ardından. Bu sadece beni daha fazla şevklendirmişti. Onun da istediği buydu zaten.

Biz o gece sabaha kadar uyumayıp bedenlerimizi hareket ettirmiştik. Birbirimizi sevmiş, tüm yılların acısını çıkarmak için deli gibi öpüşmüştük. Hoş ondan sonrası pek iyi değildi ama değmişti. Nasıl desem, sabah şirkete gideceğimiz için hemencecik ayaklanıp duş almıştık. Yeni aldığı koltuk, yatak ve bir çok yer bizim sevişmemize şahit olduğu için oraları temizlemiştik. Fakat yorgunluktan öldüğümüz de bir gerçekti. Şirkete gidip yeni şarkımız için oluşturulan koreografiye çalışmak pek içimizden gelmemişti.

Lâkin şirketin yolunu da tutmuştuk işte. Hem uykusuz hem de yorgun olduğumuz için fazla dikkat çekmiş olsak bile fazla üzerinde durmamışlardı. Bir tek Jungkook salak salak sırıtıp durmuştu, hatta bir ara kendisini tutamayıp kahkaha patlattığı sırada üyeler anlamadığını belli eder nitelikte ona bakmıştı. Fazla uzattıkları da söylenemezdi ama, hemen ardından onu kendi haline bırakmayı tercih etmişlerdi.

Tabii bir ayrıntı vardı, bu konu biraz uzamıştı işte. O da boynumda yer edinen hafif kızarıklıktı. Diğerleri fark edene kadar ne Taehyung ne de ben dikkat etmiştik. Zaten fazla aman aman abartılacak bir şey değildi ama Jungkook kendini tutamayıp gülmeye devam ettiğinden şaşırmışlardı. Üyeler acaba alerjik bir durum mu diye kontrol ettiklerinde Taehyung'da göz ucuyla bakmıştı. Ardından "Çok kaşımışsın sanırım." Diye bir şey atmıştı ortaya. Benden söylediklerini destekler nitelikte konuşmamı istediğini anlayabilmiştim. "Dün gece camı açık bıraktım, sinek ısırdı herhalde. Bu kadar kaşıdığımı bile hatırlamıyorum. Uykuluydum ya anlamamışım."

"İyi de hiç uyumamış gibi duruyorsunuz." Ben güzelce açıklamamı yapıp konuyu kapatmaya çalışıyordum lâkin Jungkook biraz gıcıklık yapmak istemişti o gün. Taehyung'da onun bu haline derin bir nefes alıp gözlerini devirmişti. "Film izledik, geç uyuduk." Diye konuşmuştu ona doğru. Ve Jungkook'ta susmayı tercih etmişti. Hala daha üyelere açıklamadığımız için bize sinirlenip duruyordu. Ondandı yani bu tavrı. Ama yine de sağolsun biz söylemeden söylemek gibi saçma sapan şeylere kalkışmıyordu.