58.BÖLÜM

26.2K 1.4K 1.3K
                                    

                        58

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

                        58.BÖLÜM

Hande Mehan: Bir Kızıl Goncaya Benzer Dudağın

Saçlarımı gelişi güzel tepeden topladım. Melih, yere saçılan sebzeleri toplarken, ben de tezgâhın üstünü toparlıyordum. Bunu yapmamın tek sebebi ise hem Melih'e göz kulak olmak, hem de bir an önce ortalığı toparlamasını sağlamaktı.

Çünkü kendisi, yemek yapamadığı gibi ortalığı toparlamada da başarılı değildi. Bunu nasıl başarıyordu bilmiyorum ama toparladığı yerleri kendi elleriyle tekrar dağıtıyordu.

"Ah sikeyim!" Melih'in kükremesiyle başımı ona doğru çevirdim. Melih sinirli bir şekilde elini sallayarak avuç içine üflüyordu. "Elim yandı amına koyayım! Bu tencere neden bu kadar sıcak?"

Adımlarımı yanına doğru attım. "Çünkü" dedim ve hala açık olan ocağı kapattım. "Hala tencerenin altı yanıyor." Eline uzanıp tuttum. "Çok acıyor mu?"

Melih bana iyice yaklaştı ve gözlerimin içine bakarak. "Acıyor, ama sen öpersen geçer." dedi.

Şu an karşımda ki şu haliyle nasıl tatlı nasıl masum durduğundan haberi var mıydı?

Elimin içinde duran büyük elinin avuç içine dudağımı bastırıp öptüğümde, Melih'in derin bir nefes aldığını duydum. Dudaklarımı avuç içinden ayırdığımda göz göze geldik. Melih'in gözlerinin içi hayranca parlıyordu. Boştaki eliyle yüzüme dokundu ve işaret parmağının tersiyle dudağımın kenarını okşadı. Bu hareketiyle dudağım iki yana kıvrıldığında, Melih yüzünü yüzüme yaklaştırdı ve dudaklarıma kapandı. Dudaklarımı kendi dudaklarının içine çekerek benim onu öpmeme izin vermeden sadece kendisi öptü.

Geri çekildiğinde yüzünde ki serseri bir gülümsemeyle gözlerimin içine baktı. "Dudakların bana şifa." Dedi.

Eridim. Bittim.

"Ahu çok geç oldu. Bırakalım burayı toparlamayı. Yarın temizlik şirketi ile konuşurum gelip mutfağı toparlarlar."

Kaşlarımı çattım. "Olmaz!" gözlerimle mutfağı gösterdim. "Sen dağıttın, sen toplayacaksın!"

"Yavrum..."

"Olmaz dedim Melih. Yaptığın işi yarım bırakmayacaksın. Yemeği yapan ve etrafı dağıtan sensin. Buraları sen toplamalısın." Gözlerimin içine yapma der gibi baktı. Omzumu silktim. "Hadi canım. Hadi kocam. Yaparsın sen. Ben sana güveniyorum."

Melih kabullenerek gözlerini kapatıp açtı. Gözlerini mutfakta gezdirdi. "Tezgâhın üzerini temizleyip bitirmişsin. Yerleri de ben temizlerim, sen yukarıya çık uyu güzelim."

Başımı hayır anlamında salladım.

Melih "Ahu," dedi ve ekledi. "Kaç saattir ayakta bekliyorsun. Belin ağrıyacak şimdi. Git sen ben de buraları toparlayıp geleceğim."

BUZ YANIĞIWhere stories live. Discover now