Egolu

16.8K 945 172
                                    

"Buyurun. İyi günlerde kullanın!"

"Teşekkürler!"

  Deyip oradan da çıktım. İşte şimdi tam anlamıyla bir değişim geçirmiştim. Fakat işim daha burada bitmemişti.

  Hemen bir ayakkabı mağazasına girip kıyafetime uygun olan siyah, topuklu bir ayakkabı aldım. Parasını ödedikten sonra bu sefer de telefoncuya girip gördüğüm en pahallı telefonu aldım. Yeni hat da aldıktan sonra telefoncudan da çıkıp mağazanın içindeki bir kafeye oturdum. Şu Barlas denen adamı aramam gerekiyordu.

"Merhabalar, siparişinizi alabilir miyim?"

"Sade Türk kahvesi lütfen."

"Tabi."

  Deyip gitti. Bende yeni telefonumu kurcalamaya başladım. Hızlıca İnstagram hesabı açıp Barlas'ın İnstagram'ını bulmaya çalıştım. Bulduğumda takip edip çıktım. Kafamda bir şeyler planlıyordum ama umarım yapabilirdim.

"Buyurun."

"Teşekkürler."

  Kahvemden bir yudum aldım. Bir andan da LaBaTa Holding'in geçmişteki haberlerini inceliyordum. Ama doğru düzgün haber yoktu. Hadi ama! Bu kadar kusursuz olamazsın.

  Haberlerden vazgeçip İnstagram'a girdim. Kesin buna sataşan falan vardır. Bari buradan yürüyebileyim.

<><><>

  Kahvemden son yudumu içip kalktım. Ödeme yapılacak yere gelip parayı ödedikten sonra kafeden çıktım. Saat 20.05 idi. Ve ben hiçbir bok bulamamıştım.

"Ben güya ev bakacaktım!"

  Bir şeyler bulacağım diye telefonda ço fazla vakit kaybetmiştim. Oflayarak AVM'den çıktım. Arabama da binemezdim şimdi. Mecbur taksi bulacaktım. Ya da yürüyecektim.

"Taksiye güven olmaz şimdi."

  Deyip yürümeye başladım. Nereye gideceğim acaba? Evim yok anasını satayım!

"LaBaTa Holding buraya çok uzak mıdır ki?"

  Barlas ile madem ortağız bana yardım etmesi gerekiyordu. Nereden baksan kilometre vardır. Ve benim ayağımda da topuklu.

"Nedir bu çilenin sebebi ya?"

  Söylene söylene yürümeye başladım. Umarım beni içeri alırlardı. Yoksa arıza çıkartmaktan hiç çekinmezdim!

"Ben hangi akla hizmet topuklu ayakkabı aldım ki?"

  Şimdiden ayaklarım ağrımıştı. Bu hallere düşecek insan mıydım ben ya?

  Söylenerek yürümeye devam ettim. Yaklaşık bir saattir yürüyordum.

"Ayaklarım var mı acaba?"

  Kendilerini hissetmiyorum da! Adımlarımı hızlandırdım. Saat 21.08 idi. Geç olmuştu. Umarım Barlas şirkettedir.

  Birkaç dakika sonra şirketi görmemle yüzümde mutlu bir gülümseme oluştu. Sonunda gelmiştim.

HackerWhere stories live. Discover now