Bar

10.9K 565 640
                                    

"Havin! Haydi uyan artık!"

  Biri bana sesleniyordu. Fakat umurumda bile değildi maalesef.

"Havin hadi kahvaltıya gideceğiz! Kalk artık!"

  Oflayarak gözlerimi açmaya çalıştım.

"Ya bırak da uyuyayım ya!"

"Kahvaltı hazır, n'apabilirim!?"

  Sesini yükselterek dediği şeyle kaşlarımı çattım. Gözlerimi tamamen açıp Berfin'e bakmaya başladım. Kıyafetleri katlıyordu ama suratından düşen bin parçaydı.

"Sen iyi misin?"

  Berfin'in bakışları kısa bir an beni bulurken konuştu.

"İyiyim."

"Pek öyle görünmüyor ama."

  Berfin bana dönüp sinirle suratıma bakmaya başladı.

"Nasıl göründüğü ile ilgilenmiyorum Havin! Dolabında kıyafetlerin var, giyinip gelirsin!"

  Deyip hızlıca odadan çıktı. Kapıyı çarparak kapatırken anlamamazlıkla arkasından bakıyordu. Ne olmuştu şimdi?

"Gene boş yere neye sinirlendi acaba? Hayır, bana da söylemiyor! Söylese yardımcı olurum belki!"

  Sinirle yataktan kalkıp banyoya yöneldim. Kapıyı ardımdan kilitleyip elimi yüzümü yıkadım. Daha sonra da pedimi değiştirip banyodan çıktım. Bir bitmedi lanet şey!

  Dolabıma yönelip kıyafetlere baktım. Gerekli gereksiz her türden giysi vardı. Ne gerek vardı acaba bu kadarına?

"Kartıma iyi girmiştir he!"

  Dediğimin üzerine aklıma gelen şeyle kaşlarım çatıldı.

"Sahi kartım nerede lan benim?"

  En son Berfin'e vermiştim. Kim bilir nereye koydu ya, of!

"Umarım kart kaybolmamıştır. Yoksa ben Berfin'i kaybedeceğim ortadan!"

  Oflayarak altıma siyah, yırtık pantolon; üstüme de siyah, kapüşonlu sweet alıp dolabın kapağını kapattım. Pijamalarımı çıkarıp aldıklarımı üstüme geçirdim. Pijamalarımı da katlayıp yatağın üstüne koydum.

"Off! Daha akşam var!"

  Akşam saat kaçta gidecektik acaba? Kesin bu gece de uyuyamayacağım!

"Olaysız geçen bir gün istiyorum!"

  Oflayarak odadan çıktım. Kapıyı arkamdan kapatıp merdivenlere yöneldim. Basamakları hızlı hızlı inip yemek yediğimiz odanın önüne geldim. Kapıyı açtığımda herkesin beni beklediğini gördüm.

"Çok beklettim galiba, özür dilerim."

"Sorun değil Havin aşkom."

  Abimin dediğiyle gülümseyerek yerime oturdum. Oturmamla herkes yemeğe başlamıştı.

"Berfin, benim kartım nerede?"

  Sorduğum soru ile Berfin kafasını kaldırıp bana baktı.

"N'apacaksın?"

  Ters ters dediği şeyle kaşlarımı çattım.

"N'apacaksın, derken? Farkındaysan kart benim. Sana güvenip verdim ve şimdi kartımı geri istiyorum."

"Niye? Bana mı güvenmiyorsun? Kartın bende dursa ne olur?"

  Bir şey yapmıştı. Çok belliydi.

HackerWhere stories live. Discover now