İğne

8.2K 547 777
                                    

"Barlas ve Havin. Uzun zaman oldu ha böyle konuşmayalı. Nasılsınız? Ben konuşmasam hiç ses verdiğiniz yok, ayıp!"

"Ne istiyorsan lan it!?"

  Barlas'ın sinirle sorduğu soru ile hırıltılı bir ses geldi. Gülüyordu p*ç herif!

"Sadece geçmiş olsun dileklerimi iletmek istemiştim Barlas. Merak etme sevgilini elinden almak gibi bir derdim yok."

  Sevgili g*tüne girsin!

"Kapatıyorum."

"Bir Havin'in de sesini duysamdım keşke. Ayrıca bana teşekkür etmelisin. İstesem Havin'i elde etmem saniyelerimi almazdı. Ama ben onu sana bıraktım."

"Lan ben tapulu mal mıyım köpek!?"

"Tabi ki hayır! Senin gibi zarif bir kadının bu tür şeylerde yeri yok. Ama şöyle de bir gerçek var ki sana kadınım demeyi çok isterdim."

"S*ktir git o*ospu çocuğu!"

  Telefonun içinden geçip o iti boğmak istiyordum. Bakışlarım Barlas'a kaydığında yüzünün kızardığını gördüm. Boynundan itibaren bütün yüzü sinirden kızarmıştı. Telefonu o kadar sıkıyordu eli hafiften titriyordu. Güzelim telefon kırılmasa bari! Dur pardon, sırası değil şimdi.

"Ama ben sizinle hep böyle güzel güzel konuşuyorum, siz ise bana hep ters cevaplar veriyorsunuz. Ayıp ama yani kalbim kırılıyor."

"Kalbini s*keyim!"

  Barlas'ın en sonunda dediği şeyle Maske'nin nefes verdiğini işittim.

"Pekala. Ben sizi önemli bir şey söylemek için aramıştım. Fakat görüyorum ki hak etmiyorsunuz. Hadi çüs!"

"Lan!?"

  Telefon çoktan kapanmıştı.

"Ben böyle işi şimdi!"

  Elimi alnıma götürürken Barlas sinirle telefonu yanındaki koltuğa atmıştı.

"Şerefsiz!"

  Oflayıp Barlas'a döndüm.

"Sence gerçekten bir şey mi söyleyecekti yoksa blöf mü yapıyordu?"

"Her şeyi yapıyor olabilir p*zevenk!"

"Ee n'apacağız? Gerçi benimki de soru, bekleyeceğiz tabi ki!"

"Eğer yaparsa çok büyük bir şey yapacağını sanmıyorum. Hastaneye fazla adam sokmaya g*tü yemez."

"Daha demin ger şeyi yapabileceğinden bahsetmiyor muydun?"

  Barlas beni takmadan arkasına yaslandı. Bir dirseğini koltuğa yaslayıp eliyle dudağını çekiştirmeye başladı. Bir andan da dizini titretiyordu. Aşırı karizmatik görünüyor ya!

  Aklıma magazinde ki görüntüler gelmişti. Yalan söyleyemeyeceğim el ele olduğumuz fotoğraf çok güzel çıkmıştı.

"Hadi sen yat artık."

  Barlas'ın dediği ile bir an afallasam da sonradan hemen kendimi toparlayıp konuştum.

"Niye?"

"Uykun yok mu kızım?"

"Yoo."

"Saçmalama da yat."

"Yav uykum yok!"

"Senin uykun yok? Senin?"

  Göz devirdim. Aslında haklıydı ama uykum yoktu işte.

HackerWhere stories live. Discover now