Etki

9.6K 581 668
                                    

"Nereye gidiyoruz!?"

"Abinin şirketine!"

  Arabayı sola kırıp hızımı biraz daha arttırdım. Ne kadar hızlı o kadar iyi.

"Eve gitsek daha mantıklı değil mi?"

"Değil. Ev, şirkete göre daha uzak. Bizim şuan en yakın yere gitmemiz gerekiyor."

  Talya bir şey demez iken arkasına döndü.

"Arabanın camı gitti ya!"

  Aynadan cama baktım.

"Ya senle ilk defa bir dışarı çıkalım dedik, başımıza gelene bak!"

  Harbiden, iyi ki bir dışarı çıktık!

"Bu arada çok iyi araba kullanıyorsun."

  Talya'nın iltifatıyla sırıtmadan edemedim.

"Biliyorum canım, teşekkürler."

  Araba kullanmayı seviyordum. Tapacak kadar değil ama arabaları kim sevmezdi ki?

"Abim sence bize n'apar?"

"Hiçbir halt yapamaz. Sorarsa seni dışarıya ben çıkarttım zaten."

  Kaşlarını çatarak bana baktığını hissedebiliyordum.

"Saçmalama! Seni dışarıya ben çıkarttım. Hepsi benim suçum!"

"Senin suçun falan değil. Ayrıca bunu abinin bilmesine gerek yok."

"Ama..."

"Talya bir kere de beni dinle be! Bak bütün gün seni dinledim şimdi sıra sende. Sen beni dinle. Abin sana kızabilir ama bana kızamaz. Sonuç: ikimiz de yırttık."

"İyi peki tamam."

  Daha sonra aramızda bir sessizlik olurken ben ise aklıma gelen kameraları düşünüyordum. Barlas er ya da geç öğrenecekti zaten. Ama olay soğuduktan sonra öğrenmesi daha iyi olurdu. Olaydan bilmem kaç saat geçmiş, gidip bir de bana niye yalan söyledin falan diye kızacak hali yoktu sonuçta. Her türlü yırtıyorduk yani. 

"Arabayı biraz hızlı mı kullanıyorsun sanki?"

"N'apayım Talya? Tın tın mı kullanayım? Bilmem farkında mısın ama hala takip ediliyor olabiliriz. Olabildiğince hızlı bir şekilde şirkete gitmemiz gerekiyor!"

"Off! Ya ben abimden korkuyorum! Kesin şimdi çok sinirlenecek. Sen bana kızamaz falan deme. Sinirlendiği zaman gözü dönüyor onun."

  Kaşlarımı çatarak Talya'ya baktım.

"Gözü dönerse geri yerine oturturum ben, sen merak etme. O şerefsiz sıkıyorsa bana sesini yükseltsin. Ses tellerini spagetti niyetine insanlara satarım."

  Talya bana şokla ve yüzünü buruşturmuş bir şekilde baktı.

"Psikopat mısın!?"

"Evet."

  Işıkta durduğumuzda gözüm etrafa kaydı. Gelen geçen bize bakıyordu. Gerçi böyle bir araba görsem ben de öyle bakardım. 

  Yeşil ışık yanınca yine tam gaz şirkete doğru yol aldım. Birkaç dakika sonra şirketin önüne geldiğimizde arabayı hızlıca park edip kapıyı açtım. Talya da arabadan inerken bagaja doğu ilerledim. Telefonumu artık yanımdan hiç ayırmayacaktım. 

"Talya al."

  Talya çantasını alırken bende çantamı bulup içinden telefonumu aldım. Daha sonra bagajı kapattım. Birkaç cam parçası dökülürken ister istemez geri çekilmiştim. En sonunda arabayı kilitleyip şirkete ilerledik. Güvenliği de geçtikten sonra Talya konuştu.

HackerWhere stories live. Discover now