Hacker

Tanıdık

Havin Akar'dan:

Güven Bölümü, Barlas odadan çıktıktan sonrası:

  Barlas hiçbir şey demeyip odadan hızlıca çıktı. Arkasından kapıyı kapatır iken ben de ellerimle yüzümü kapattım.

  Barlas'a burada söyleyemezdim. Kameralar hala vardı. Talya kameraları geri aktif edebilirdi. Normalde devre dışı bırakılan kameralar görüntü ya da ses almazdı lakin bunlar, o kameralar olmayabilirdi. Devre dışı olmasına rağmen hala ses alıyor olabilirlerdi. Ya da odalarda yedek kamera da olabilirdi. Barlas belki odalara birer kamera yerleştirdi fakat üstüne Talya da birer tane yerleştirmiş olabilirdi. Ki bunca sene Londra'da mimarlık okuyorum deyip ajanlık yapan birinden gayet beklenen bir performans olurdu.

  Oflayarak odadan çıktım. Talya'nın bu işlerde olması hiç iyi olmamıştı. Zaten en ufak bir şeyde bile sayısız ihtimal bulan bir insandım. Üstüne Talya'nın da bu işlerde olması bulduğum ihtimalleri arttırmıştı. Bir bu eksikti çünkü! Bir Talya kalmıştı aramızda sırrı olmayan, o da oldu tam oldu anasını satayım! Bu kadar olayın derdin içinde bir sen eksiktin Talya!

  İçimden söylene söylene merdivenlerden inerken bir andan da Barlas'ın bakışlarını düşünüp duruyordum. Çok kötü bakmıştı. Resmen içinde bir şeylerin koptuğunu ben bile hissetmiştim.

  Aşağıya indiğimde abim ve Tuna'nın çıktığını gördüm. Abim beni görür görmez durdu.

"Havin, Barlas'a ne olduğunu biliyor musun?"

  Al işte ya!

"Hayır. Bir şey mi olmuş?"

"Bilmem. Talya'ya pas vermeden hızlıca evden çıktı. Surat ifadesi de pek iyi değildi."

"Eğer bir şey biliyorsan söyle."

  Tuna'nın dediği ile kafamı iki yana salladım.

"Gerçekten bilmiyorum. Şuan böyle diyerek beni daha da endişelendiriyorsunuz."

  Abim derin bir nefes alıp gülümsedi.

"Kesin gereksiz yere sinirlenmiştir yine, boş ver. Hadi biz kaçtık!"

"Görüşürüz!"

  Abim ve Tuna da odadan çıktıktan sonra Talya hızlıca bana doğru geldi.

"Abim ne dedi!? Havin söylemedin dimi!?"

"Söylemedim Talya!"

  Sert sesimle Talya durdu. Daha sonra kafasını eğdi.

"Aranız bozulmadı dimi?"

"Bozuldu! Bozulmaması mümkün mü sence!? Bak Talya, hayatım yalanlarla geçti ve geçmeye de devam ediyor! Tahmin edersin ki bu durumdan çok rahatsızım! Lütfen yalan söylediğime değsin yoksa gerçekten elimden bir kaza çıkacak!"

  Deyip hiçbir şey demesine izin vermeden oradan uzaklaştım. Adımlarımı mutfağa doğru yönelttim. Mutfağa girdiğimde hızlıca bir bardağa su doldurdum. Suyu hızlıca içip bardağı geri koydum.

  Barlas ile bir an önce konuşmam lazımdı. İçim çok huzursuzdu. Çok rahatsızdım. Her an bir şey olacakmış gibi hissediyordum.

"Umarım hislerimde yanılırım. Çünkü daha fazla bir olayı kaldırabileceğimi sanmıyorum."

Talya Doğan'dan:

  Havin hızlı bir şekilde uzaklaştığında derin bir nefes aldım. Benim yüzümden araları bozulmuştu.

"Keşke hiç söylemeseydim!"

  Odama doğru ilerlemeye başladım. Bir andan da düşünüyordum. Acaba ne konuşmuşlardı? Havin'in inkar ettiği belliydi ama nasıl inkar etmişti ki? Ne demişti?