İkinci Yaşam -42-

17.3K 1.9K 699
                                    

Oy ve satır arası yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen 🖤

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oy ve satır arası yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen 🖤

Hayat, bazen sizi asla düşünmeyeceğiniz yerden vurur. Her şey mükemmel gidiyor derken, dalga geçer gibi tepetaklak oluverirsiniz. Başta inanamazsınız önce, kabullenmekten kaçınırsınız. Fakat gerçekler yüzünüze vurmaya başladığı an, içten içe kendinizi yiyip bitirmeniz kaçınılmaz olur.

'Bunun suçlusu kim?' diye öfke kusmanızın yerini,  'Tek suçlu benim' düşüncesi kapar. Şu anda da aynen bunu yaşıyordum. İçimi kavuran pişmanlık hissinin önüne hiçbir duygu geçemiyordu.

Elimde değildi, daha dikkatli olsaydım bunlar yaşanmazdı diye düşünmekten kendimi alıkoyamıyordum.

Eğer biraz daha umursasaydım Jane ölmezdi. Biraz daha umursasaydım herkesin beklentileri benim yüzümden yıkılmazdı.

Biraz daha umursasaydım; Diana, en yakın arkadaşının ölümünün acısını çekmek zorunda kalmazdı.

Diana'nın kaç gündür odasından dışarı çıkmayıp ağzına yemek bile sürmemesinin tek sorumlusu bendim. Her daim gülümseyen yüzü solmuştu. Yorganın altından gözüken kıvırcık saçları canlılığını kaybetmiş, bakımsızlıktan birbirine karışmıştı.

Birkaç sabahtır yaptığım gibi, kahvaltıya inmediğinden dolayı yemesi için hazırladığım tepsiyi baş ucuna koydum.

Günlerdir konuşmayı reddediyordu. Jane'in cansız bedenini gördüğü zamana şahit olmamıştım ama diğer kızlar aşırı şoktan bayıldığını söylemişlerdi.

"Diana," dedim oldukça cılız çıkan sesimle. "Lütfen, ne olursun bir şeyler ye."

Her zamanki gibi yine cevap vermeyi reddetti. Acıyan kalbimle derin bir nefes almaya çalıştım. "Olanlar için çok üzgünüm ama...böyle giderse sen de hastalanacaksın. Seni böyle görmek gerçekten canımı yakıyor. Lütfen, en azından bir şeyler yeme-"

"Elizabeth."

Günler sonra ilk kez ağzından bir kelime döküldü. İsmimi söylemesiyle sırtım dikleşti. Yorganı biraz çekip ağlamaktan kızarmış yüzünü gözler önüne serdiğinde, içimde bir yerlerde acıdan kıvranan kız daha da ağlamaya başladı.

"Yalvarıyorum sana..." Sesi çatladığında cümlesinin devamını getiremedi. Kuruyan dudaklarını yalayıp parıltısını yitirmiş gözlerini tavana dikti.

"Çık odamdan."

Dediğini yaparak odasından ayrıldım. Ne yaparsam yapayım üzüntüsünü azaltamazdım. Üstelik bu beni de zorluyordu, ben de acı çekiyordum. Benim de psikolojim altüst olmuştu. O vakitten beri Jane'in ölümü rüyalarıma giriyordu. Bu yüzden uyumaktan bile kaçınır hâle gelmiştim.

İkinci Yaşam 1-2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin