B Ö L Ü M K I R K (+18)

917 35 0
                                    

   Anlatıklarımın doğrulanması için büyük babam ve bir kaç korumanın ifadesi alınıyordu. Ben ise hala görüşme odasında bekliyordum. Tutuklanmam ile ilgili herhangi bir bilgi verilmemişti.

   Çünkü Ans. Şuan avukat değil bir şüphelisin. Bir cinayet şüphelisi.

  Ellerim masa üzerine yaslanırken yüzümü avuçladım. İzlediğime emindim. Ve bu his beni daha çok geriyordu. Öylece otururken biri tarafından izlenmek. Düşünmem gereken onlarca konu vardı. Ben ise sadece bunu kimin yaptığını düşünüyordum. Kimin yapmış olabileceğini...

   "Bayan Brown. Bir şeyler ister misiniz?" diyen bir ses duydum. Odaya kimse gelmemişti. Bir mikrafondan duyulmuş gibi cızıltılıydı ses.

    " Buradan ne zaman çıkacağımını söylemeniz yeterli." Bunun cevabı dışında tek bir şey istiyordum. Gerçek bir yalnızlık...

    Gözlerimi kapatmış oturduğum sandalyeye yaslanmışkem kapının açıldığını duydum. Gözlerimi hemen açmayıp gelen kişinin girmesini bekledim.

   " Fred, Bay Brown ve korumalarınızın ifadesi alındı. Birazdan karar çıkar." Tanıdık sesle gözlerimi araladım. Heyecanlanmış olmamı yansıtmamaya çalıştım. Elinde tuttuğu suyla göz göze geldiğimde bana uzattı. Bu konuda kendimi durdurmadım. Uzattığı suyu alıp içtim. Burada ne kadar kaldığımı bilmiyordum.

   Eğer düşünmeye devam etseydim delirebilirdim. Kısa bir süre değildi yani...

   "Teşekkür ederim." dediğimde hala gözlerime bakıyordu. Odanın tek aydınlatması oturduğum masa üzerindeki ışıl olduğu için gözlerinin nasıl baktığını seçmekte zorlandım. Gözlerim resmen ışıkta dolayı bulanık görmeye başlamıştı.

   "Büyük ihtimalle seni koşullu olarak serbest bırakacaklar."

   "Bunu söylemen yasak sanıyordum." dedim hafif tebessümle.

   "Önemli değil." Gözlerinin nasıl baktığını göremiyordum. Ama sesi ciddi durmak istemiyor gibi yumuşaktı. Tam yumuşak değildi ama sert de değildi.

   "Mesleki uzaklaştırma olacak mı?" dediğimde, geldiği andan beri en uzun sessizliği yaşadık.

   "Bunu söylemem yasak." dediğinde gülümsedim ben cevabımı almıştım.

   Sen kendin davadan çekilmediğin için onlar seni davadan aldı Ans. Mesleğini senden uzaklaştırarak.

   "Birileri istediğini başardı." dedim gözlerine bakarak ona tehdit edilme konusunu anlatmıştım. O bana Emma'nın raporlarının değiştiğini söylediği gün. Hatırlamasını umdum.

   "Tam olarak değil." dediğinde verdiğim nefes bu odadaki en iyi olduğum an içindi.

   "Çıkınca görüşürüz Bayan Brown." Avukat değil... Bayan Brown...

    Kapıdan çıkana kadar onu izledim. Susturmaya, bastırmaya çalıştığım şeyler tek tek peydah oldu zihnimde.

    Ona A.'dan bahsetmeliydin Ans.

    O tehditleri görmezden gelmemeliydin Ans.

    En baştan düşünce tarzın yanlıştı Ans.

    Bu tek başına çözemeyeceğin kadar karışık bir konuydu Ans.

   Haklılardı. Zihnimdeki her bir ses haklıydı. Her an bulduğumu sandım, yeniden başladığımı savunduğum anlar oldu. Şimdi fark ediyordum. Elimden en büyük kozum alınmıştı. Geç fark etmiştim.

Sessiz Ve Sensiz (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin