IV- "Sırtı Dönük Namlular"

82.3K 6K 4.6K
                                    


"SENİN O ELİNİ KOPARIR KÖPEKLERE YEDİRİRİM ŞEREFİNİ SİKTİĞİM!"

Anında beni tutan eller gevşedi. Belki ben de o an Fetih Karadere'ye döndüm ama bunu o kadar kısa tuttum ki, biraz önce bana vuran kişinin önce kasığına var gücümle tekme atıp hemen ardından suratına yumruğumu tüm hırsımla geçirdiğimde asla beklemediği bu darbeyle ağzından garip bir ses çıktı. İnşallah çenesi kopmuştur.

Ama onu asıl yere seren Fetih Karadere'nin yarı uçarak yüzüne geçirdiği bilmem kaç yumruğa bedel vuruşu olmuştu.

Biraz önce beni tutan kollar tamamen ayrıldı üzerimden. Geri çekilirken istemsizce bir adım, gözüm yerdeki adam ve üzerinde olan Fetih Karadere'deydi. Avucumun içini acıyla alt dudağıma bastırdım. Dilimle dişlerimi bile kontrol ettim.

"Ben bulduğunuz gibi bana haber vereceksiniz demedim mi lan?" diye haykırdığında öyle bir yumruk daha geçirdi ki yüzüne aniden burnundan kan fışkırdı etrafa. Burnu kesin olarak kırılmıştı.

Elim daha ağzımdayken tek bir adım daha geri çekildim. Aniden bana vurduğu eli mi bilmem birini ayağının altına alıp ezdi. Acı dolu, yoğun bir inleme eve yayılırken hepimiz durmuş bunu izliyorduk.

"SEN NASIL EL KALDIRIRSIN KADINA OROSPU ÇOCUĞU?" ardından üçüncü darbe de gelirken daha fazla bu görüntüye tahammülüm kalmamış olacak ki sırtımı döndüğüm gibi aynada göz göze geldim kendimle.

Dudağım patlamıştı. Çeneme kadar sızan kanı parmak ucumla temizlemeye çalışırken dudaklarımı kıpırdatmaya çalıştım.

"Ben size içeri girmeyeceksiniz bana haber vereceksiniz dedim mi demedim mi lan?" diye tekrar bağırdığında sesi zaten zonklayan başımda yankı yaptı.

Bir darbe sesinden sonra adamın boğuk sesiyle gözlerimi yumarken midemden ağzıma bir şey yükseldiğini hissettim.

"Elini koparır diğer elinle hayvanlara yem ettiririm pezevenk!"

Fetih Karadere'nin durulmayan öfkesi ve darbeleriyle elimi kaldırarak "YETER!" diye bağırırken onlara döndüm.

"Çıkın evimden!" diyerek havada olan elimle kapıyı gösterdim. Görmemek için başımı anında refleks olarak çevireceğim bir darbe daha yerken yüzüne, ki bunu yaparken ayağını kullanmıştı, ağzıma kadar geldi o safra.

"YETER!" diye haykırdım tekrar. Biraz daha kalırsam burada ya da izlersem kusacaktım. Başımın dönmesi de cabasıydı.

"ÇIKIN DİYORUM EVİMDEN!" o da dahil olmak üzere bu kez bütün gözler bana döndü. Fetih Karadere'yle kan çanağına dönmüş gözleriyle karşı karşıya geldiğim vakit gözü kısa bir an dudağıma kaydı. En az çektiğim acı kadar da kötü bir görüntü vardı.

Benden aldığı bakışlarla hırsını alamadığı adama saymayı bıraktığım bir darbe daha indirecekken "Yeter diyorum anlamıyor musun?" diyerek onun üstüne yürüdüm.

"Çıkın def olun evimden. Ne halt yapacaksanız sonra yapın. Boşaltın evi."

İndireceği darbeyi durdurdu benimle göz gözeyken. Diğerlerine tek bir çene hareketiyle yerdekini işaret etti.

"Alın bu şerefsizi boşaltın evi." dediğinde ikimizde dik dik birbirimize bakıyorduk. Birkaç saniye de yerdeki ağır beden kaldırılırken bakışlarını çeken ben oldum. Direkt yüz yüze kaldığım kan revan içindeki yüze baktım gözlerimi kısıp, geçmeleri için benim yolu açmam gerekiyordu. Beklemediği bir anda parmak uçlarımla yere doğru düşen yüzünü kaldırdığımda yarı açık gözleriyle bana baktı.

SERÇEYİ ÖLDÜRMEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin