XI- "Kadınlar ve Gemiler"

84.2K 6.1K 7.1K
                                    

Hastanın bana gösterdiği kağıda bakarken "Burası acil," dedim istenen tahlilin yapıldığı yeri hatırlamaya çalışırken. Omzumdan düşmek üzere olan çantayı daha sıkı tuttum.

"Büyük binaya gitmenin lazım bunun için. Siz çıkın buradan, sağdan dümdüz gidin. Direkt üzerinde poliklinikler yazan bir yer çıkıyor. Oraya girince gösterin bu kağıdı birine sizi yönlendirirler." açıklamamı çokta anlamış bir bakışla dinledi sayılmaz ama yine de başını salladı.

"Tamamdır, sağ olasın." diyerek kağıdı elimden geri alırken en azından bir kısmını anlamış olacak ki ardımda bıraktığım acil kapısına doğru ilerlerdi. Gözüm danışmanın olduğu yere kaydı ama hala boştu. İnsanlar da haliyle önüne gelen birine sormak zorunda kalıyorlardı. Üzerimdeki trençkotun önünü açarken tam ayakkabılarımı değiştirip önlüğümü almak için doktor odasına girecekken aniden bir yerden "Hocam hocam hocam!" diye bağırırken gözlerim irice açıldı, korkuyla o tarafa döndüm.

Üstüme doğru koşan hemşireyle tedirginlikle ellerim havalandı. "Ne oldu?!" dedim en az onun kadar heyecanlı bir sesle.

Elindeki telefonu bana uzatırken "Rümeysa." dediğinde telefonu aldım serice. "Ne oldu?" diye tekrar ederken bu kez sorumun muhatabı telefondakiydi.

"Hocam," derken sesinde bir rahatlık, ya da oh sonunda tonu hakimdi. Nefes nefese kalmış Nursima hemşire hemen sağdaki duvara yaslanıp elini beline koydu.

"Hocam size ulaşamayacağız sandım! Numaranız da yoktu. Ödüm koptu!"

Bir türlü konuya girmeyişi benim de yavaştan ödümü kopartırken "Şu an korkutuyorsunuz beni." derken Nursima'ya bakıyordum.

"Ha yok korkmayın!" derken arkasındaki curcunayı susturmaya çalıştı kısa bir an.

"Hocam unutmamışsınızdır ama yine de dün yoktunuz falan ya. Adresi size vermeyi unuttum diye korktum. Geliyorsunuz değil mi bugün, unutmadınız?"

Ben neyi unuttuğumu bile unuttum...

Ay neyi unuttum ben yine.

Bazı insanlar yüzünden akıl mı kaldı bende?

"Neyi unutmadım?" diye çekingen bir sesle konuşurken kısa bir sessizlik oluştu. Sonra o biraz önceki tez canlı ses kendini ağlamaklı bir tona bıraktı.

"Hocam nişanım var bugün. Bana söz vermiştiniz ya gelip makyajını yapacağım diye. Hatta hafta başında da konuştuk. Tamam dediniz yine. Biz de kuaför falan ayarlamadık."

Unuttuğum şeyin büyüklüğüyle dudaklarım o şeklini alırken Nursima olayı anlamış olacak ki alt dudağını dişledi. Allah beni ciddi ciddi kahretsin.

"Unuttunuz mu?" diye sorduğunda kırık bir sesle içim sızladı. Hatta cızladı. Şu an gözlerinin dolu dolu olduğunu bile düşünebilirdim. Hakkıydı da. Her şeyini bana göre ayarlamıştı.

"Hayır kuşum." dedim anında lafı çevirerek. Sesim nasıl çıktı bilmiyorum ama Nursima mimiklerimden olacak hiç yemedi. "Unutur muyum hiç? Ben de zaten birazdan hemşire odasına gidip numaranı alacaktım adres için. Tabi ki unutmadım. Hatta aklımda birkaç ton var dün gece hangisini senin yüzüne daha çok yakışır diye düşünüyordum. Bu kadar önemli bir şeyi unutur muyum?"

Nursima bildiğim yalanları dinlerken bakışı bana atarken elini hafifçe havada salladığında eline vurdum, kaş göz yapıp.

"Ay gerçekten mi?" dedi karşı taraf. "Çok korktum gelmeyeceğim dersiniz diye. O zaman numaranızı alayım ben size evin adresini atayım. Hastane çıkışı geleceksiniz değil mi direkt?"

SERÇEYİ ÖLDÜRMEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin