32

2K 170 163
                                    

*Akın'dan*

Birinin ismimi söyleyerek bana seslendiğini duymamla beraber ne zaman kapattığımı bilmediğim gözlerimi araladığımda karşımda gördüğüm yüz Oğuz'a aitti.

Oğuz açtığı yolcu kapısının önünde hafifçe eğilmiş bir şekilde bana bakarken yayıldığım koltuktan doğrularak uykulu gözlerle etrafıma baktım ve o anda yurdun bir arka sokağında olduğumuzu fark ettim.

Uykudan yeni uyanmanın verdiği etkiyle kaşınan gözlerimi kaşırken bakışlarımı Oğuz'a çevirdim.

"Geldik mi?"

Oğuz hafifçe başını onaylarcasına salladı.

"Geldik."

Elimi emniyet kemerinin kilit mekanizmasına götürerek kilidi açtıktan sonra kemeri çıkarttım ve Oğuz'un uzattığı elini tutup ondan destek alarak yavaşça arabadan indim.

Gecenin soğuğunun esir aldığı sokağa adımımı atmamla beraber vücudumdaki en küçük hücreye kadar titrediğimi hissederken Oğuz elimdeki elini çekmeden kapıyı kapatmış ve daha sonrasında bana destek olmaya devam ederek yürümeye başlamıştı.

Onun yönlendirmesine uyarak bende onunla beraber yürümeye başladığım sırada Oğuz elimdeki elini çekip elini belime sarmış ve beni kendine yaklaştırmıştı.

Onun yaptığı bu hareket üzerimdeki uyku sersemliğinin silinmesini hızlandırıp kalbimin atış ritminin yerinden oynamasına neden olmuştu.

Ah bu adamın gerçekten bana neler yaşattığı hakkında hiçbir fikri yoktu.

Sertçe yutkunarak içimde yaşadıklarımı içimde tutmaya devam etmeye çalışırken bakışlarımı önüme çevirdiğimde yurdun ön kapısına doğru yürüdüğümüzü fark ettim.

İyi de yurt saati çoktan geçmemiş miydi?

"Yurt saati geçmedi mi?"

"Geçti."

Oğuz sorduğum soruyu anında yanıtladığında olduğum yerde durarak bakışlarımı ona çevirip kaşlarımı havaya kaldırdıktan sonra merakla sordum.

"O zaman neden kapıya gidiyoruz? Duvardan atlamamız gerekmiyor mu?"

Oğuz yürümeyi kesmemle beraber önündeki bakışlarını bana çevirdikten sonra başını hafifçe iki yana salladı.

"Saffet Abi durumu biliyor. Bize kapıyı açacak."

"Ama-"

"İyiyim desen de yorgun olduğun her halinden belli Akın. O yüzden izin ver sana yardımcı olayım, tamam mı?"

Oğuz'un sözümü kesip araya girerek söyledikleriyle beraber söylemek istediğim her şeyi yuttum ve minnettarca Oğuz'a bakarak başımı onaylarcasına salladım.

"Teşekkür ederim."

Oğuz hafifçe gülümsedi ve daha sonra önüne dönerek tekrar yürümeye başladı. Onun yürümeye başlamasıyla beraber bende onunla beraber yürümeye başladığımda kısa sürede kapının olduğu yere varmıştık.

"Geldiniz mi oğlum?"

Saffet Abi'nin tanıdık sesiyle beraber bakışlarımı güvenlik kulübesinden çıkıp bize kapıyı açan Saffet Abi'ye çevirdiğimde göz ucuyla Oğuz'un başını onaylarcasına salladığını görebiliyordum.

"Geldik Saffet Abi."

Saffet Abi bakışlarını Oğuz'dan çekerek bana çevirdikten sonra endişeli ve kaygılı bir şekilde önce yüzümü sonrada bedenimi inceledi. Sanırım yüzümde tahminimden fazla bir hasar yaratmıştı piçovski çünkü Saffet Abi'nin yüzündeki endişeli ifadenin git gide büyüdüğünü görebiliyordum.

Çakmak (BxB)Where stories live. Discover now