84

582 60 53
                                    

*Yazar'dan*

"Canan?"

Oğuz'a Canan'ın bakışları sesin geldiği yöne dönerken ikisi de karşısında gördükleri kişiyle beraber oldukları yerde kalakalmışlardı çünkü karşılarındaki kişi Akın'ın babası Tarık'tan başkası değildi.

Tarık elindeki bastondan destek alır bir şekilde birkaç metre ötelerinde dikiliyordu ve gözlerini onlara sabitlemiş bir şekilde ikiliye bakıyordu.

Canan şaşkınlıkla karşısında görmeyi beklemediği adama bakarken Tarık endişeli gözlerle birkaç adım daha atmış ve onlarla arasındaki mesafeyi biraz daha kapatmıştı.

Tarık'ın yaklaşmasıyla oturduğu yerden kalkan Canan şaşkınca karşısındaki adama bakarken konuşmaya çalıştı.

"E-Enişte?"

Canan'ın sesini duyan Tarık umutlu gözlerle Canan'a bakarken neler odluğuna bir anlam veremeyen Canan ne yapacağını şaşırmış bir haldeydi.

"Akın nerede Canan? Oğlum nerede? Durumu nasıl?"

Tarık'ın söyledikleri şaşkınca oturduğu yerde kalmış olan Oğuz'u kendine getirdiğinde Oğuz yavaşça oturduğu yerden kalktı ve Canan'ın önüne geçip onu korumak için arkasına alırken çattığı kaşlarıyla karşısındaki adama baktı.

Oğuz, Canan'ı korumaya çalışıyordu çünkü karşısındaki adamın geçmişte onlara neler yaşattığını az çok biliyordu ve hasta numarası yapan bu adama zerre kadar güvenmiyordu.

Üstelik biraz da kendine kızıyordu Oğuz çünkü bu adamın gözlerinin içine baktığını bilmesine rağmen hiçbir şey yapamamıştı. Karşısındaki sahtekâra içindeki tüm öfkeyi yansıtan bakışlarla baktı.

"S-Sen nasıl-"

"Şimdi mi aklınıza bir oğlunuz olduğu geldi Tarık Bey?"

Canan'ın konuşması Oğuz'un onu arkasına çekmesiyle yarıda kesilirken Oğuz'un söyledikleriyle duraksayan Tarık bakışlarını Canan'dan çekip Oğuz'a çevirmişti.

Oğuz'la göz göze geldikleri anda bu adamın oğlunun sevdiği adam olduğunu anlayan Tarık karşısındaki çocuğun bakışlarındaki öfkeye karşılık hiçbir şey yapamadı çünkü öfkelenmekte haklı olduğunu biliyordu.

"Ben..."

Tarık'ın yarım kalan cümlesiyle Oğuz'un arkasından çıkan Canan, Oğuz'un koluna tutunarak bakışlarını Tarık'a çevirdi. Canan'ın kolunu tutan ellerinin titrediğini hisseden Oğuz boştaki elini Canan'ın kolunu tutan ellerinin üzerine koyarak ona destek olmaya çalıştı.

"Nasıl? Sen nasıl geldin buraya? Ve nasıl... Neler oluyor?"

Canan'ın yaşadığı kafa karışıklığının bir benzerini yaşayan Oğuz, Canan'dan farklı olarak sadece şaşkın değildi. Aynı zamanda öfkeliydi de. Karşısındaki bu adama oldukça öfkeliydi çünkü Akın onun bunca zaman boyunca dönmesini beklemesine ve bu aşağılık adamın bunu bilmesine rağmen hasta numarası yaptığını düşünüyordu.

Bu yüzden kaşlarını çatarak konuşmaya başladı Oğuz.

"Sana söylemiştim Canan Abla. Bu adam..."

Oğuz elini Canan'ın ellerinin üzerinden çekerek karşılarındaki adamı işaret ettikten sonra çattığı kaşlarıyla oldukça öfkeli bir biçimde konuşmaya devam etti.

"Resmen gözlerimin içine baktı demiştim."

Canan ellerini Oğuz'un kolundan çektikten sonra bir adım atarak öne çıktı ve Oğuz gibi o da kaşlarını çatarak öfkeyle konuştu.

Çakmak (BxB)Where stories live. Discover now