88

564 46 47
                                    

*İki hafta sonra*

*Yazar'dan*

Akın arkasını dönerek yere çökmüş bir şekilde sarsılarak ağlayan babasına son bir kez baktıktan sonra başını kaldırdığında teyzesi Canan'la göz göze geldi. İkili birbirlerine hüzünlü gözlerle bakarken Canan'ın hafifçe gülümsemesi Akın'ında gülümsemesine neden olmuştu.

İkisinin yüzündeki hüzünlü gülümsemeleri izleyen Oğuz'sa sessizce kolundan tutarak destek olduğu Akın'ın yanındaydı.

Canan başıyla Akın'a gitmesini söyleyen bir hareket yaptığında Akın hafifçe başını onaylarcasına salladıktan sonra Oğuz'unda desteğiyle mezarlığın çıkışına yöneldi. Kısa bir yürüyüşün ardından mezarlıktan çıktıklarında Akın derin bir nefes aldı.

Kendini aşırı hafiflemiş hissediyordu.

Omuzlarındaki tüm ağır yüklerden arınmış gibiydi ve daha önce hiç böyle hissetmemişti.

Hastaneden çıkmasının üzerinden iki hafta geçmişti. Yarası neredeyse tamamen kapanmıştı ama Oğuz tedbiri elden bırakmıyordu. Hala daha Akın'ın yanından bir saniye ayrılmıyor ve sürekli onunla ilgileniyordu.

Geçen iki haftadan sonrasında Akın hep beraber annesiyle kız kardeşinin yanına gitmek isteyince babası izinli olarak hastaneden çıkartılmıştı. Böylece Canan, Tarık, Akın ve Oğuz ailecek mezarlığa gelmişlerdi.

Mezarlıktan çıktıktan sonra buraya geldikleri arabanın yanına doğru ilerlerken Oğuz bakışlarını Akın'a çevirerek sordu.

"Arabada oturmak ister misin güzelim?"

Oğuz'un sorusuyla düşüncelerinin içinden ayrılan Akın başını Oğuz'dan tarafa çevirerek hafifçe gülümsedi ve başını iki yana sallayarak Oğuz'un teklifini reddetti.

"Şurada bank var. Oraya gidelim. Hava da güzel zaten, biraz hava alsam iyi olacak."

Akın'ın önerisini başını sallayarak onaylayan Oğuz'la beraber ikili Akın'ın gösterdiği yerdeki banka ilerlediler. Yan yana banka oturduklarında Akın derin bir nefes alarak bakışlarını Oğuz'un gözlerine benzeyen bir maviliğe sahip olan gökyüzüne çevirdi.

"Sanırım her şey gerçekten yoluna girmeye başlıyor mavişim."

Akın'ın yüzündeki tebessümü yüzündeki tebessümle izleyen Oğuz kolunu Akın'ın omzuna atarak onu kendine çekti. Oğuz'un bu hareketiyle Akın bedenini Oğuz'un bedenine yasladı ve başını omzuna dayadı. Oğuz başını yana çevirip Akın'ın kıvırcık saçlarına bir öpücük kondurdu.

"Yanımda sen olduğun sürece yolunda olmayan her şeyi yoluna sokarım ben güzelim. Sen hiç merak etme."

Oğuz'un sözleri Akın'ı hafifçe güldürürken Akın gülümseyerek başını Oğuz'un omzundan kaldırmadan bakışlarını Oğuz'a çevirdi.

"Babamı hastaneye, teyzemi de eve bıraktıktan sonra sahile gidelim mi? Seninle biraz yalnız kalmak ve güneşin batışını izlemek istiyorum."

Akın'ın sözleri Oğuz'un yüzündeki gülümsemeyi büyütürken Oğuz gülümseyerek başını onaylarcasına salladı ve Akın'ın alnına bir öpücük kondurup boştaki eliyle Akın'ın saçlarını okşadı.

Normalde dışarda böyle rahat olmasalar da mezarlıkta sadece ölülerin olmasından dolayı oldukça rahat davranıyorlardı.

"Gideriz tabii ki güzelim. Sen yeter ki iste."

Çakmak (BxB)Where stories live. Discover now