79

592 53 148
                                    

*Yazar'dan*

"Akın?"

Oğuz'un çaresizce ismini seslenişine hiçbir tepki vermeden kollarında öylece yatmaya devam eden Akın'la beraber Oğuz tüm umudunu kaybederken ağlayarak yüzünü Akın'ın yüzüne yaklaştırdı ve eliyle Akın'ın saçlarını okşadı.

"Sevgilim... Hadi aç gözlerini... Uyumanın sırası değil... Korkutuyorsun beni."

Ne söylediğinin ya da yaptığının fakrında olmayan Oğuz gerçeklik algısını yitirmenin sınırındaydı ancak bunun farkında bile değildi.

Hissettiği tek şey yoğun bir acıydı.

"Kara'm... Yapma ne olursun... Yapma... Gitme benden... Sensiz ne yaparım ben? Nasıl yaşarım? Lütfen gitme..."

Oğuz'un yalvarışlarına karşılık çoktan bilincini kaybetmiş olan Akın hiçbir tepki veremediğinde Oğuz acı bir kabulleniş yaşadı ve yaşadığı kabullenmeyle zorlukla konuştu.

"Akın-"

Aniden bahçenin içini dolduran ambulans sesleriyle Oğuz'un cümlesi yarıda kesildiğinde Oğuz heyecanla başını kaldırıp umutlu gözlerle gelen ambulansa baktı.

Akın kurtulabilirdi...

***

Yığılıp kaldığı duvarın dibinden karşısındaki ameliyathane kapısını kucağındaki kanlı elleri ve üzerindeki kanlı kıyafetleriyle izleyen Oğuz'un bakışları bomboştu.

Ambulansla geldikleri bu hastanede Akın'ın acilen ameliyata alınmasının ardından zorlukla Emir ve Batuhan'a haber vermiş, sonrasında da kendini şu anda olduğu yerde bulmuştu.

Hiçbir şey hissetmiyordu.

Öylesine bomboştu ki sanki ruhu bedenini terk etmiş gibiydi. Ruhsuz bir bedense ipleri olan bir kukladan farksızdı.

Aklından binlerce soru geçiyordu. Nedenler nasılları kovalıyor ama hiçbiri cevabını bulamıyordu. Anlayamıyordu. Anlam veremiyordu. Neden bir türlü mutlu olamıyorlardı?

Neden sürekli canları yanıyordu?

Oğuz hiçbir soruya bir yanıt bulamıyordu. Yapabildiği tek şey öylece tükenmiş bir halde karşısındaki kapıya bakmaktı.

Oğuz'un bu hallerini üzgün gözlerle izleyen Batuhan'sa yarı baygın bir halde ona tutunmuş sevdiği adama destek olmaya çalışıyordu. Akın'ın başına gelenleri öğrenen Emir kendini kaybetmişti. Öylesine yıkılmıştı ki Batuhan onu acile götürmek istemişti ama Emir bunu reddetmişti çünkü kardeşini bırakmak istememişti.

Bunun üzerine Batuhan'da yapabildiği, elinden gelen tek şeyi yapmış ve Emir'i kollarının arasına çekmişti.

Onların bu sarmaş dolaş hallerini gören Oğuz'sa dolan gözleriyle onları izlemişti ve bir zamanlar Akın'a sardığı kollarını kendine sarıp yüzünü kollarına gömmüştü.

Ne yapması gerektiğini bilmiyordu Oğuz. Yapabileceği bir şey olmadığının içten içe farkındaydı ama yine de bir şeyler yapmak istiyordu. Akın'ı kurtarabilmek için bir şeyler yapmak istiyordu ama elinden gelen hiçbir şey olmaması onun nefesini kesiyordu.

Oğuz gözlerini sıkıca yumup başını arkasındaki duvara yasladı.

Canan Abla'ya ne diyecekti?

Akın'ı koruyamamıştı. Onu o şerefsizden koruyamamıştı. Oğuz kendi keşkelerinin arasında boğuluyordu ve nefes alamıyordu. Zorlukla aldığı nefeslerse onu sadece hayatta tutmaya yetecek kadardı.

Çakmak (BxB)Where stories live. Discover now