Yas Dolu Ziyafet -Gliondel-

254 42 6
                                    

Mercan Kayalık'ın yüzeyi kımıl kımıldı

ओह! यह छवि हमारे सामग्री दिशानिर्देशों का पालन नहीं करती है। प्रकाशन जारी रखने के लिए, कृपया इसे हटा दें या कोई भिन्न छवि अपलोड करें।

Mercan Kayalık'ın yüzeyi kımıl kımıldı. Envai çeşit balık bir görünüp bir kayboluyor, kırmızı ve turuncu çeperin etrafına renkli ışıltılar katıyordu. Denizin derinlikleri dipsiz karanlıklarla bezeliydi ama soyluların bölgesi olan bu yer özel lişlerle aydınlatılmıştı. Her yerde elinde yaba tutan Uvalar görünüyordu. Kıpırtısızca bekliyorlardı dikildikleri yerde. Gözleri dahi kapalı gibiydi, heykelleri andırıyorlardı.

Hizmetkar Şinler zaten saydamdı, nerede oldukları seçilmiyordu bile. Varlıkları belli olan tek sınıf İzeklerdi; şatafata, yemeye ve içmeye aşık, şuh soylular. Kahkahaları sulu koridorların her köşesinden baloncuklar halinde taşıyordu. Her biri, giyiminde gösterişin zirvesini sunuyordu. Değerli taşların alışverişinde iyi bir paya sahipti Dizekihalar. Melus raporlarında onlar sayesinde iyi kazanç elde ettiklerini belirtmişti defalarca. Bu yüzden son konseyde, Dizekihaların kendi saflarına katıldığını duyduğunda fazlasıyla sevinmişti. Kazançlar katlanarak artacaktı belli ki.

Tek sorun değerli taşların, özellikle de revaçta olan taşların bulunmasındaki güçlüktü. Boğuk Sisler Tepesi'nin kuzeyindeki dağlık bölgeler kıymetliydi ama fazlasıyla da tehlikeliydi. Hazine gelirini artırmayı amaçlayan Melus oraya seferler düzenlemeyi planlıyordu. Bu planını onay almak adına Gliondel'e sunmuştu. Gley ise kararsızdı. Oraya gönderilecek elfler baştan gözden çıkarılmış sayılacaktı. Gönüllü bulmak zordu, zorlamak ise itaatsizlikle sonuçlanabilirdi. Gliondel bir kral olarak halkının nefret odağı olmak istemiyordu. Sevgiye zaafı olan biriydi o çünkü. Kıymetli madenler için başka bir çözüm bulacaktı.

Gözü, yanında süzülen Rihen'e kaydı. Rihen Tuz Denizi yerleşkesinin kraliçesiydi yine de Dizekihalar arasında süsten belki de en uzak olanıydı. Onun süsü doğal renkleriydi, irisleri rengarenkti. Gökkuşağı gibi... Yine de Gliondel kendini toparlamış ve buraya geliş amacını hatırlamıştı. "Zorunluluktan doğan ittifakımızdan mutlu musun?"

Rihen yüzüş hızını hiç azaltmadan cevap verdi. "İttifakın her türlüsü mutlu eder beni. Yerleşkesi bol bu Diyar'da hiçbir halk tek başına kalmak istemez. Türler birlikte güçlüdür çünkü."

"Yine de Finrol seni ve halkını tedirgin ediyor olmalı." diyerek istifini bozmadan konuşmaya devam etti Gliondel.

Rihen sorgular şekilde dudaklarını bükmüştü. "Neden ki?"

"Cinler..." Gliondel bunu oldukça rahat bir tavırla sormuştu, kimse ardındaki art niyeti sezemezdi. "Onlardan uzak durmayı seçtiniz tarih boyunca. Ne var ki şimdi dip dibesiniz." Bilinçli bir kaş çatış... "Neyse ki cinler isyanları sonucu mahzenlerde tutuluyor. Bu içinize birazcık su serpiyordur."

Rihen bir süre duraksamıştı ve bu anlık sessizlik Gliondel'e istediği cevabı vermişti. Rihen artık ne söylerse söylesin içten ve doğal bir cevap olmayacaktı bu. Çalışılmış, prova edilmiş sözler çıkacaktı ağzından. Cinleri kışkırtan kesinlikle Dizekihalardı. "Dışarıda olsalardı da pek tedirgin olmazdık. Çünkü bir yemin ettiler ve bunun sonuçlarıyla da yüzleşeceklerini öğrendiler." Dorges'i kastediyordu Rihen. Gliondel Gorgi'yi korumak adına ölen bir elf cinine suçun tüm sorumluluğunu yıkmıştı. Bu yüzden suçlamalar çözüme varmış görünüyordu. Sonra Rihen devam etti. "Beni asıl tedirgin edenler artık kii'falar. Onların yıkımlarını ilk elden deneyimledim. Korkunç bir kaosun içine sürüklüyorlar Diyar'ı ve Diyar bizi unutmuş görünüyor. Karanlığa sürükleniyoruz. Bu çok acı."

RUH DÜĞÜMÜ (Sivri Kulak Günceleri-2)जहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें